Emlak Danışmanı / Gayrimenkul Hukukçusu Umut Ulusaloğlu yazdı:
Temmuz ayı konut piyasasında hareketli günler yaşandı. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı verilere göre, konut satışları geçen yılın aynı dönemine göre %16 oranında artarak 127 bin 88’e ulaştı. Bu artış, gayrimenkul sektöründeki canlanmanın bir işareti gibi görünüyor.
Bu genel yükselişin arkasında bazı karmaşık detaylar da var. Örneğin, ipotekli konut satışları Temmuz ayında %20,9 oranında bir düşüş yaşadı ve 11 bin 496’ya geriledi. Kısacası, krediyle konut alma isteği biraz azalmış gibi görünüyor. Yılın ilk yedi ayında ipotekli satışlardaki %53,8’lik azalma da, kredi koşullarındaki belirsizliklerin ve faiz oranlarındaki artışların etkilerini gözler önüne seriyor.
Diğer taraftan, ilk el konut satışlarında gözle görülür bir artış var. Temmuz ayında ilk el konut satışları %28,9 artarak 40 bin 784 oldu. Yeni konut projelerine olan ilginin artmasının arkasındaki ana motivasyonun ise alıcıların deprem konusundaki endişeleri olduğu şüphesiz. Ancak ikinci el konut satışları da Temmuz ayında %10,8 oranında bir artış gösterdi. Bu durum, insanların ilk el konutların yanı sıra ikinci el konutlara olan ilgisinin de devam ettiğini gösteriyor.
Yabancılara yapılan konut satışları ise düşüşte. Temmuz ayında yabancılara yapılan satışlar %16,1 azalarak 2 bin 350’ye düştü. Bu, uluslararası yatırımcıların Türkiye pazarına olan ilgisinin biraz azaldığını gösteriyor. Antalya, İstanbul ve Mersin, yabancı alıcıların en çok tercih ettiği şehirler olmaya devam ediyor, ama toplamda yabancı satışlarındaki bu düşüş, piyasada bazı zorluklar yaşandığını işaret ediyor.
Sonuç olarak, Temmuz ayı konut pazarında genel bir canlılık yaşanıyor gibi görünse de, ipotekli konut satışlarındaki düşüş ve yabancı alıcılardaki azalma gibi detaylar, piyasanın her köşesinde farklı dinamiklerin olduğunu gösteriyor. Gayrimenkul piyasasının yılın ikinci yarısındaki yönü, ülke ekonomisinin genel rüzgarlarıyla paralel ilerleyecek.
Emlak piyasasını yorumlarken konut satışlarının yanı sıra konut kiralamalarını da denkleme katmak gerekiyor. Kiralık konutlarda ise ekonomik gelişmeler kadar hukuki gelişmelerin de çok etkili olduğu bir dönem geçirdik; Türk Borçlar Kanunu’na 8 Haziran 2022’de eklenen geçici madde ile konut kiralarına yüzde 25 kira artış sınırı getirilmesi kiralık konut piyasası üzerinde iki senedir kara bulutlar dolaştırdı, bu uygulama sebebiyle mahkemeler oldukça yoğunluk yaşarken piyasa ise bir o kadar durgun geçmişti.
2 Temmuz 2024 tarihi itibariyle bu uygulamanın sona ermesi ve kira artışlarının bundan böyle 12 aylık TÜFE oranı ortalamasına göre gerçekleşecek olması ile ev sahipleri ve kiracılar arasındaki gerilimin hafifleyeceğini ve mahkemelerdeki yoğunluğun azalacağını, piyasadaki hareketliliğin de olağan seviyelerini bulacağını düşünüyorum.
