SARIYER Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Bekir Batu yazdı;
Sarıyer’de heyecan dorukta… 31 Mart’ta Sarıyer’in yeni belediye başkanı belli olacak. Sarıyer halkına 5 yıl boyunca hizmet edecek belediye başkanını seçeceğiz.
PEKİ YENİ BAŞKANI HANGİ SORUNLAR BEKLİYOR?
Sarıyer’de 1 Nisan’da başkanlık koltuğuna oturacak kişiyi çok fazla iş bekliyor. Malum İBB arazileri üzerindeki vatandaşlara tapular verilmeye başlandı ve Sarıyer’de 11 mahallenin tapu sorunu çözülüyor. Ayrıca Milli Emlak Müdürlüğü’ne ait arazilerin hak sahiplerine satılması için de süreç işletiliyor, bu konuda da önümüzdeki günlerde güzel haberler geleceğe benziyor. Dolayısıyla Sarıyer’in yeni başkanı çok ciddi bir kentsel dönüşüm sürecini yönetecek. Milyarlarca dolarlık rantı doğuracak bu sürecin sağlıklı ve adil bir şekilde yönetilmesi çok önemli. Sarıyer halkı bu yüzden sandıkta atacağı her oya dikkat etmeli. Sarıyer’in Balıkçılar Çarşısı sorunu, otopark sorunu, alt yapı-çevre düzenleme sorunu, sosyal sorunları gibi ciddi sıkıntıları var. Görevde kalacağı 5 yıl boyunca yaklaşık 15 milyarlık bütçeyi yönetecek yeni belediye başkanı çok çalışmak zorunda. Sarıyerli gençlerin geleceği için, kadınlarımızın geleceği için, çocuklarımızın geleceği için yapacağı çok projeler hazırlamalı. Bunları hayata geçirmeli. Sarıyer artık köy olmaktan çıkarılmalı. Sarıyer hak ettiği hizmeti artık mutlaka almalı. Sarıyer halkı daha güzel bir ilçede yaşamayı hak ediyor. Sarıyer son 50 yıldır aynı Sarıyer. Kaldırımlarımız, yollarımız bozuk. Sokakta yürümekte bile zorlandığımız yerler oluyor. İstanbul’daki pek çok ilçe adeta yeniden inşa edilirken Sarıyer halen eski Sarıyer olmaktan çıkarılamadı. Bir Beşiktaş, bir Şişli, bir Kağıthane bir Beykoz olamadık. İşte bu yüzden 31 Mart çok önemli bir dönüm noktası olacak.
SARIYERLİ EMEKLİLERE MİKROFON UZATTIK
SARIYER Gazetesi muhabirleri, sokaktaki emeklilerimize mikrofon uzattı. 5. sayfada onların görüşlerini detaylı bir şekilde okuyacaksınız. Ne yazık ki ülkemizdeki emekliler sahipsiz ve çok dertli. Aldıkları üç kuruş maaş, bırakın onları insanca yaşatmayı karınlarını bile doyuramıyor. Özellikle Sarıyer gibi çok pahalı bir ilçede yaşayan emeklilerimiz için şartlar daha da ağır. Zira bir bardak çayın bile 20 lira olduğu ilçemizde, ev kiraları ve günlük harcamalar çok yüksek. Hayat pahallılığı konusu ülkemizde artık bir milli güvenlik meselesi haline gelmeye başladı. Toplumsal huzurumuzu ve aile düzenlerini bozacak noktaya geldi. Sarıyerli emeklilerimiz ve ülkemizdeki tüm emeklilerimiz insanca yaşamak istiyor. Devleti yöneten iktidar mutlaka bu meseleye ciddi bir şekilde el atmalı. Avrupa’daki emeklilerinin şartlarını ülkemizde uygulamak elbette çok zor ancak hiç değilse şartlar biraz olsun düzeltilmeli. Emekli bir insan, çocuklarının, torunlarının ve gelinlerinin eline bakacak hale getirilmemeli. Yıllarca bu ülkeye hizmet etmiş bu insanlara lütfen ama lütfen devletimiz daha fazla sahip çıkmalı. Türkiye’ye ne yazık ki bu ayıp yakışmıyor. Emeklilere, gençlere, yaşlılara daha fazla sahip çıkan bir iktidar istiyoruz. İşte bu yüzden Türkiye’deki emekli maaşları en kötü şartta asgari ücrete eşitlenmeli. Aksi halde bu millete yazık oluyor. İnsanca yaşama isteği lüks bir talep olarak görülemez.