Türkiye’de insanlarımız, doların ve hayat pahalılığının neden olduğu fakirlik tehlikesiyle karşı karşıya… Dolar uçtu ancak mevduata kur farkına karşı devlet garantisi verilince biraz olsun düşürüldü. En azından bu yazıyı yazdığım sırada dolar 8 liradan, 18 liraya çıkmış, açıklanan paketten sonra da 12 liraya düşürülmüştü. Sizler bu yazıyı okurken ne olacağını haliyle öngöremiyoruz. Dolarda en ufak bir artış olunca koşa koşa etiket değiştirenler, dolar 18’den 12’ye inince sanki bundan haberleri yokmuş gibi davranıyorlar. Füze gibi çıkarılan zamlar, paraşüt misali iniyor. Dolar fırsatçılığı yapan kötü niyetliler yüzünden hayat pahalılığı belli ki devam edecek. Bu durumdan ne halk ne de esnaf memnun değil. Bu işin kaymağını toptancılar yiyor. Piyasada tekel oluşturulmuş durumda. Devlet bu konuda gerekirse çok sert tedbirler almalı ve etiketlerin indirilmesi için ne gerekiyorsa yapmalıdır. A101, BİM, ŞOK, MİGROS gibi zincir marketler en kısa sürede fiyatları eski oranlara çekmeli, fırsatçılık yapmadıklarını göstermelidir. Vatandaşlarımız zaten zor şartlarda yaşarken bir de onların üzerine binerek daha da zengin olmak gibi bir aç gözlülük yapılmamalı. Türk halkı yolunacak bir kaz değildir. Bu vicdansızlara karşı gerekli en sert tedbirler alınmalı, aksi halde milletimiz giderek fakirleşmeye devam edecektir.
ŞÜKRÜ GENÇ’İN 3. DÖNEMİNİN 3. YILI DOLUYOR
Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, görevdeki 3. döneminin 3. yılını doldurmak üzere. Ancak yaklaşık 13 yıldır Sarıyer’i yöneten bir belediye başkanı ne yazık ki bu süre zarfında halkın beklenen taleplerini karşılayamadı. Sarıyer 50 yıl önce neyse şimdi de maalesef öyle. Vizyonsuz belediye başkanları yüzünden ne esnaf, ne de insanlarımız mutlu değil. Sarıyer, vizyonsuz belediye başkanlarından çok çekti. Sarıyer’de en uzun süre belediye başkanlığı yapan isim Şükrü Genç. Şükrü Genç, ilk döneminde belediyeye yapılan yolsuzluk operasyonları ve sağlıklı kadro kuramaması yüzünden başarılı olamadı. İlk dönemi acemi ve belediyeciliği öğrenme dönemi oldu. İkinci döneminde ise Sarıyer’e; Pınar Mahallesi’ndeki belediye hizmet binası ile kültür merkezini ve Darüşşafaka’daki Evlendirme Dairesi’ni kazandırdı. Ayrıca ikinci döneminde park ve bahçeler alanında güzel hizmetleri oldu. Şükrü Genç’in ikinci dönemi pek çok eksiğine rağmen başarılı bir dönem oldu. Ancak ya 3. dönem? Artık “İstanbul Büyükşehir Belediyesi bizde olmadığı için hizmetlerimiz ve projelerimiz engelleniyor” sözü artık geçerliliğini kaybetti. Sarıyer halkı; “Şükrü Genç tam da belediyeciliği öğrendi, İBB de CHP’ye geçti” diye düşünüp ilçeye hizmetlerin yağacağını beklerken herkes büyük bir hayal kırıklığı yaşadı. Şükrü Genç’in 3. dönemi tam bir fiyasko oldu. Önümüzdeki Mart ayı itibariyle Şükrü Genç 3. döneminin 3. yılını geride bırakacak. Peki bu son 3 yılda belediye 3 tane elle tutulur proje yapabildi mi? Bu sorunun cevabı koca bir hayır. Sarıyer’deki tüm gelişmeleri yakından takip eden bir gazete olarak maalesef son 3 yılda yapılmış 3 tane değil, bir projeyi bile sayamayız. Önümüzdeki aylarda Maslak’ta açılması planlanan Aşevi dışında yakın zamanda ciddi bir proje de görünmüyor. Sarıyer’deki tapu meselesi ve bu meseleyle ilgili verilen sözlere dahi girmiyorum. Basit projeleri bile yapamayan bir belediyeden, tapu meselesi gibi ciddi bir meselede çözüm beklemek saflık olur.
ŞÜKRÜ GENÇ’İ SOKAKTA GÖRMEK İÇİN 29 EKİM’İ Mİ BEKLEYELİM?
Üzülerek söylemek gerekirse; Sarıyer’de belediye başkanı yok. Belediye Başkanlığı sembolik bir makam haline dönüştürülmüştür. Şükrü Genç artık halkın başkanı değil, plazaların başkanı olmuştur. Sarıyer sokaklarında kendisini görmek için ya 23 Nisan’ı ya 19 Mayıs’ı ya da Cumhuriyet Bayramını beklemek gerekiyor. Başka zamanlarda Belediye Başkanı’nı insanlar sokakta göremiyor. Makamında proje üretiyor, sokağı gezecek vakti yok desek ortada projede yok. Peki Şükrü Genç ne yapıyor? Şükrü Genç, ne yazık ki heyecanını yitirmiş, hizmet üretmek gibi bir kaygısı olmayan, Sarıyer halkının gündeminin dışında kendi özel gündemiyle meşgul olan bir belediye başkanı olmuştur. Başlangıçtaki halkçı tavırlarını yitirmiş, halktan kopuk bir başkanlık modeline geçmiştir. Şükrü Genç; rehavet içinde, çalışmayan ve çalışmak gibi bir derdi olmayan bir başkana dönüşmüştür. Söylediklerime itirazı olanınız varsa, son 3 yılda yapılan bir proje varsa onu söylesin. 140 milyon borçla aldığı Sarıyer Belediyesi’nin borçlarını 1 milyar liranın üzerine çıkaran Şükrü Genç, Sarıyer halkına hizmet borçludur. Yaklaşık 688 milyon lira yıllık bütçesi olan bir belediyenin elbette Sarıyer için yapacağı hizmetler olmalıdır. Belediyecilik sadece çöp toplamak, asfalt dökmek değildir; değişen ve gelişen şartlara göre topluma yeni projelerle hizmet götürebilmektir. Şükrü Genç artık heyecanını kaybetmiş, İBB’nin de kendi partisinde olmasının sağladığı avantajları bugüne kadar Sarıyer halkı için kullanamamıştır. Oysa CHP’li Sarıyer ve CHP’li İBB fırsatı ortadayken Sarıyer’in yıllardır beklediği pek çok sorunun çözülebilmesi için tarihi gün doğmuştur. Fakat 3 yıldır bu tarihi fırsat kullanılmamaktadır, görünen o ki bundan sonraki 2 yılda da kullanılacak gibi görünmüyor.
İktidarın beceriksizliği, ülkenin geldiği ekonomik darboğaz, doların durumu ve hükümetin sürekli güç kaybediyor olması Şükrü Genç’in tembelliğinin mazereti olamaz. Şükrü Genç Sarıyer halkına karşı görevlerini ve hizmetlerini yapmalıdır. Oy aldığı insanlara karşı vicdani sorumluluğu olduğunu asla unutmamalıdır. İktidarın başarısızlığı kendisine oksijen olamaz. İktidar kendi üzerine düşeni, belediyeler de kendi sorumluluklarını yerine getirmelidir. Hükümetin başarısızlıkları, belediyelerin hizmet üretmemesinin kılıfı ve bahanesi olamaz.
Örneğin Sarıyer’de neden insanların makul fiyattan yemek yiyebilecekleri bir BELEDİYE SOSYAL TESİSİ yok. Pek çok belediyede var. Büyükdere’deki eski sağlık işleri müdürlüğünün bulunduğu alanda böyle bir tesis yapılabilir. Hem alan olarak uygun, hem de otopark sıkıntısı olmaz.
Sarıyer Merkez’de otopark sıkıntısı var. Mevcut otoparklar yeterli değil. Otopark sorunu yüzünden insanlar merkeze gelip, alışveriş yapmaktan korkar hale geldi. Bu yüzden esnaf ciro kaybediyor, bazıları iş yapamaz hale geldi.
Sarıyer’de halkın kullanabileceği bir WC bile yok. Özellikle hafta sonları Merkez’e gelenler kullanacakları bir halk tuvaleti bulamıyor.
Sarıyer’de bir meydan sıkıntısı var. Cumhuriyet Meydanı yeniden elden geçirilmeli, modern ve ilçemize yakışır bir hale getirilmelidir. İnsanların yürümekte zorlandığı kaldırımlar yeniden düzenlenmeli.
Sahil hattındaki mahallerde ışıklandırmalar ve modern aydınlatmalar yapılmalı. Emirgan, Tarabya, İstinye ve Büyükdere gibi semtlerde Ortaköy’dekiler gibi canlı sokaklar yapılmalı. Buralardaki canlılık, o semtlerdeki sosyal ve ticari hareketliliğin temelini oluşturacaktır.
Balıkçılık ile geçimini sağlayan Rumeli Kavağı, Garipçe, Rumeli Feneri gibi semtlerde deniz ulaşımı konusunda yeni düzenlemeler yapılmalı. Örneğin Garipçe ve Rumeli Feneri’ne denizden ulaşım imkanı sağlanmalı.
Sarıyer’deki işsiz gençler, yabancı dil öğrenmek isteyenler, yüzme öğrenmek isteyenler… Tüm bu gençlerle ilgili sosyal projeler hayata geçirilmeli.
Mahallelerde meydan düzenlemeleri yapılmalı, sokak aydınlatmaları modern hale getirilmeli, sokaklar yeşillendirilmelidir.
Bu projeleri ve önerileri elbette çoğaltmak mümkün… Sarıyer’de yapılacak çok iş var, ancak tüm bunları hayata geçirecek ruh ve heyecan yok. Rahmetli Demirel’in dediği gibi; “Meseleleri mesele etmezseniz, ortada hiçbir mesele kalmaz” diye düşünen bir anlayış var.
Yeni yılın size ve tüm sevdiklerinize mutluluk getirmesini dilerim. Nice güzel yıllara…