Fil Rüyası: “Gerçek mi, rüya mı?”

Hangimiz hayatımızdaki bazı rüyaların gerçek, bazı gerçeklerin ise rüya olmasını istemedik ki! Hem de belki defalarca… Hatta bazen gerçekle rüyayı karıştırıp ortaya çıkan o kaotik ortamda nefes almaya ve yaşamaya çalıştığımız da olmuştur.

Genç ve başarılı bir yazar, Günsu Özkarar’ın kaleminden hayat bulan Fil Rüyası işte tam da bu noktada hepimize dokunmayı başarıyor. Çağımızın baş edilmesi gittikçe zorlaşan yalnızlaşma sorunu sahneden üzerimize sinen o ürkütücü hali ve tüm çıplaklığıyla karşımızda…

Kitap okumayı çok sevdiğim için (izlerken beklentilerimi arttıracağını ve kıyaslamalara gideceğimi de bilerek) önce Fil Rüyası kitabını okumayı tercih ettim. Sonrasında ise Baba Sahne’de prömiyer yapan Fil Rüyası tiyatro oyununu izledim. İzlerken kitabın sayfalarını çeviriyorum ve her çevirdiğim sayfada o sahne canlanıyor gibiydi.

Yaşamın var olabilme çabasıyla herkesi yorduğu o sahnelere herkes gibi kendimden kattığım çok şey oldu diyebilirim. Zaten soluksuz izlenen her bir sahne o kadar hayatın içinden ki kayıtsız kalmak imkansız… Oyunun ana karakteri Rüya’nın, fazlasıyla etkisinde kaldığı rüyalarının bir dışa vurumunu ve psikoloğu ile gerçekleştirdiği seanslarındaki diyaloglarını izlerken aynı zamanda rastlantısal bir sevgiyle gitgide iyileşmesinin verdiği huzuru da yeterince hissediyoruz. İnsanın kendi kendisine olan çıkmazlarının yine en çok kendisine zarar verdiğini izlemek ise hepimizde farkındalık yaratan bir noktada… Tüm bu kaosta kendini bulma, geçmişini affetme çabası içerisinde ortaya çıkan sevginin yadsınamaz iyileştiriciliği elbette hepimize iyi gelecek gibi görünüyor…

Fil Rüyası, başarılı ve genç bir yazar Günsu Özkarar’ın kaleminden çıkarak hayat bulmuş bir tiyatro oyunu. Baba Sahne’de prömiyer yaparak artık izleyicisiyle buluştu ve buluşmaya devam ediyor. Kasım ayında ajandanıza not etmenizi ve izlemenizi öneririm. Fil Rüyası’nın tiyatro severlerle buluşması için emeği geçen süpervizör Laçin Ceylan, yönetmen Cem Burçin Bengisu, yönetmen yardımcısı Serra İzmiroğlu, oyuncular Hülya Köseoğlu, Arbil Tabur, Onur Sarıaltın, Nejat İşler (ses), ışık ve dekor Murat Kural, kukla Ayten Öğütçü, kostüm Bitiyatro, yapım koordinatörü Nilay Kulakçeken ve asistan Sıla Hatun Ünsal isimlerini de sahne sonunda olduğu gibi bir kez daha alkışlayalım…

Exit mobile version