SABAH yazarı Yüksel Aytuğ, Sarıyer Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Bekir Batu’nun duyurduğu ilçedeki 134 bin konuttan 4 bin 429’ar lira çöp vergisi alınacağı haberini köşesine taşıdı. İşte Sabah Gazetesi’nde yayınlanan o köşe yazısı…
Yahu bu Çevre ve Temizlik Vergisi denilen, her hanenin özelliğine ve tükettiği su miktarına göre belirlenmiyor muydu? “Bu sene çok para harcadık, haydi bunu her eve eşit bölelim” ne demek? Bu nasıl bir keyfiyet?
Aman ki ne aman!.. Verginin zamlı vergisi… Sonunda bunu da vatandaşa reva gördüler ya, helal olsun…
Benim Sarıyer Belediyesi’ne bir teklifim var. Madem dükkanın zararına ortağız, o zaman gelirlerine de ortak olalım.
Hadi bakalım, gönderin IBAN’ıma topladığınız o rüsum, tabela vergilerini, taşınmazlarınızın kiralarını filan…
UNUTMA ÖĞRENCİ ARKADAŞ!
Köşemize sürekli katkı veren değerli okurum Cihan Ramoğlu, polis-öğrenci ilişkisi üzerine enfes bir yorumda bulunmuş: “Polis abilerinin ekip aracıyla sınava yetişen, unuttuğu kimliği polis abisi kapısına kadar getiren bu öğrencilerin yarın ODTÜ ya da bilmem ne mezunu olduktan sonra, ‘YIKIN GEÇİN’ diyenlerin kuyruğuna takılıp, toplumsal güvenliği sağlamaya çalışan polis abilerinin üzerine saldıracak olmaları ne ironik! Barikatı yıkıp, üzerine saldırdıkları o polis belki de yıllar önce onu motorunun arkasında son gaz, sınava yetiştirmeye çalışan o polis abisiydi! Sevinçten sarılmıştılar ya hani! Sloganlarla aşağıladıkları, üzerine baltayla, kezzapla saldırdıkları o polis yetişsinler diye sınav günü yolları açan polis amcalarıydı belki! Hiç mi utanmadılar?”
BU KADARINA PES!
Değerli dostum ve okurum Muharrem Akduman’dan köşemize zarif bir dokunuş daha:
“Yüksel’ciğim, çok geri zekalılar var maalesef… Bitişiğimizdeki okulda üniversiteye giriş sınavı var. Sabahtan beri, gelenlere yardımcı oluyorum elimden geldiği kadar. ‘Bizim evin önüne park edebilirsiniz araçlarınızı’ diyorum, su isteyenlere su veriyorum… Ama öyle aksi komşular var ki.. Evlerinin önüne park ettirmedikleri gibi, gelenleri sınavdan caydırmaya çalışıyorlar. ‘Girmeyin imtihana, bizim iki çocuğumuz var, biri inşaat mühendisi, diğeri eczacı ama üç yıldır iş bulamıyorlar’ diye caydırmaya çalışıyorlar… La havle diyorum…. Sevgiler.”