İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
22 Haziran 2025 Paz
Ebru Gökçeler

Sahici olsak

service service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Kendimizi olduğumuz gibi kabul etmekle mi başlasak. Neyimiz var neyimiz yok döksek ortaya. Sandıklara sakladığımız acılarımızı, öfkelerimizi, kırgınlıklarımızı en çok da umutlarımızı döksek mi önümüze, yok saymasak mı duygularımızı. Bize ait her duyguyla yüzleşsek, zaaflarımızdan korkmasak, başarılarımızı hafife almasak, olduramadıklarımıza kısmet değilmiş diyerek yolumuza devam edebilsek. Hatalarımıza gözümüzü kapamak yerine, gözümüzü dört mü açsak aynı hataları tekrar tekrar yapmamak için. Başkaları ne der ne düşünür diye düşünmek yerine kendimize mi kulak versek biraz da…

Tek başına olmayı yalnızlık saymasak mesela. Aşık olsak ama bağımlı olmasak, o duygunun bize ait olduğunu bilsek, aşık olduğumuz kişiye bütün anlamı yüklemesek. Öfkeyi, kızgınlığı yaşarken yine duygumuza sahip çıksak böylece karşımızdakine kin gütmekten vazgeçsek.

Her şeyin üstesinden gelmek için kendimize gereğinden fazla yüklenmesek. Günahlarımızla sevaplarımızla olduğumuz bizi kabul etsek.

Hep birilerinden daha iyi daha başarılı daha güzel olabilmek için girdiğimiz yarışlara kendi en iyi halimize ulaşabilmek için kendimizle girsek. Başkalarından önce kendimize kabul ettirsek varlığımızı.

Kusurlarımızdan utanmasak mesela meziyetlerimize sahip çıktığımız gibi sahip çıksak. İçimize sinen, aklımıza yatan ne varsa bu benim inandığım diyebilsek. Daha sahici olmaz mıyız böylece. Başkalarının istediği sen olmaya çalışmak yerine, olduğun seni kabul etmek, onla kucaklaşmak daha gerçek olmaz mı?

En önemlisi de daha samimi olmaz mıyız kendimize. Hepimizin bir gün kendi sahici varlığıyla kucaklaşması dileğiyle.

HEPİMİZ

Hepimiz ne çok söz sahibi olmuşuz başka hayatlar üstünde. Üstümüze vazife olmayan her şeyi görev bilmişiz. Fikrimizi sorana aklı vermeyi pek sevmişiz.

Başkalarının ilişkilerinin kurdu olmuşuz. Kendi kelimize süremediğimiz merhemi başkalarına sürmeye kalkmışız.

Başka hayatların bilirkişiliğini yaparken kendi hayatlarımızı gelişine yaşamışız da farkında olmamışız.

Elaleme ne, derken elalemin ta kendisi olmuşuz. Milletin yangınlarına körükle gitmişiz.

Ben olsam öyle yapmazdım derken, tam da öyle yapmışız. Sınanmadığımız yerden gelen her soruya cevabı ezberden vermişiz.

Anlayacağınız, hepimiz başka başka hayatların çok bilmişleri olmuşuz…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.