Suyla şaka olmaz derler! Boğulma vakalarının en çok yaşandığı bölgelerin başında gelen Kilyos, Kısırkaya, Şile ve Ağva sahilleri için en çok vakanın görüldüğü ayların içerisine girdiğimiz bu günlerde konuyla ilgili gazetemiz yazarlarından Mustafa Uslu‘nun yazısını siz değerli Sarıyer Gazetesi okurlarıyla paylaşıyoruz.
Öncelikle konu hakkında bilgi sahibi olunması ve alacağımız basit önlemlerle bu tip vakaları minimum seviyede tutabileceğimizi düşünüyorum.
Dünya’da her yıl 372 bin kişi, her bir saatte 40 kişi boğuluyor! Binlerce kişi ise son anda kurtarılıyor!
Boğulma olayları sadece ülkemizde değil dünya genelinde de ciddi bir sorun. Birleşmiş Milletler Dünya Sağlık Örgütü’nün Küresel Boğulma Raporu‘na göre her yıl ortalama 372 bin kişi boğulma sonucu yaşamını yitiriyor. İstatistiklere göre dünyada her bir saatte 40 kişi boğularak hayatını kaybediyor. Suda boğularak yaşanan ölümler, kazara ölümlerde üçüncü sırada yer alırken, yaralanmayla ilişkili ölümlerin ise yüzde 7’sini oluşturuyor.
Ülkemizde %15-20 yüzme bilmeyip bildiğini iddia eden bir kesim var!
Türkiye’de halkımızın %70’i yüzme bilmiyor, iyi bilenlerin oranı da %10-15. En önemlisi de yüzme bildiğini düşünen %10-15’lik kesim..! Maalesef en çok boğulma vakasıyla karşı karşıya kalan da bu kesim oluyor.
Suyla şaka olmaz derler: Boğulanlar arasında yüzme bilen/bildiğini sananlar çoğunlukta!
Ülkemizde gerçekte yüzme bilmediği halde yüzme bildiğini sanan/iddia edenler azımsanmayacak kadar çok. Bu kişilerin özgüvenle sınırları zorlamaları, tedbirsiz davranmaları bir risk anında kendilerini kurtarmaya yetmeyebiliyor. Boğulmaktan son anda kurtarılan bir çok kişinin “-ben boğulmuyordum ki, neden bana müdahale ettin…” gibi serzenişlerine hatta kurtaranlara karşı sözlü ve fiziksel tepkiler verdikleri de sıkça rastlanan bir durum.
En çok boğulma vakalarının yaşandığı aylar?
Temmuz-Ağustos ayları.
“Kilyos-Kısırkaya-Şile ve Ağva başı çekiyor!”
Ülkemizde boğulma olayları açısından en riskli noktalar hangileri?
İstanbul Karadeniz kıyısında Kilyos, Kısırkaya, Şile ve Ağva plajları, Kocaeli’nde özellikle Kandıra ilçesine bağlı Kefken, Kerpe, Kovanağzı, Sarısu, Cebeci plajları, Bartın’da merkez ilçe Mugada, Büyükkızılkum, Hatipler, Güzelcehisar, İnkumu ile Amasra ilçesi Bozköy, Çakraz ve Göçkün plajları ve Cide sahili, Düzce’nin Akçakoca ilçesi Çuhallı Plajı, Zonguldak’ın Alaplı ile Ereğli ilçe plajları, Sakarya’nın Karasu ilçesi sahili, Samsun’un Canik ilçesindeki Mert Plajı, İlkadım ilçesindeki Fener Plajı ile Atakum ilçesindeki Adnan Menderes Sahili ile Kızılay Kampı Plajı, Sinop kuzey sahillerinde Kumkapı mevkiinden başlayarak Akliman bölgesine kadar uzanan sahil, Ordu sahilleri, Trabzon sahilleri, Giresun sahili, Ordu’nun Fatsa ilçesi sahili.
Boğulma vakalarının ilk nedenleri?
- Yüzme ile ilgili bilgi ve eğitim yetersizliği,
- Yüzmek bilmemek,
- Çeken akıntı,
- Çeken akıntıyla ilgili teknik bilgi yetersizliği ve donanım,
- Yüzme bilenlerin aşırı özgüveni,
- Uygun olmayan durumlarında denize girme ısrarı,
- Kurtarma yetersizlikleri,
- Can kurtaran eksikliği,
- İlk yardım eğitimi olan kişi sayısı azlığı,
- İlk yardım eğitimi güncellemesinin her yıl kesintisiz devam etmemesi,
- Denize girme yasaklarını ihlal.
Erkekler kadınlara göre daha fazla boğuluyor…
Suda boğulanların cinsiyetine göre dağılımına bakıldığında, dünya genelinde erkekler kadınlardan 4, Türkiye’de ise 5 kat daha fazla boğularak yaşamını yitiriyor.
En fazla boğulmanın gerçekleştiği yaş grubu 21-30 yaş aralığıdır.
Boğulma vakaların sıklıkla görüldüğü yerler?
Vakalar genellikle yazın denizde, nehir ve göletlerde olurken; kışın balık tutma amaçlı baraj, gölet ve nehirlerde meydana geliyor.
En çok vaka görülen bölgeler?
Bölgelere göre vaka sayıları incelendiğinde en çok vakanın görüldüğü yaz aylarında Karadeniz ve Marmara bölgelerinde boğulma çok olurken, kış aylarında ise Karadeniz ve Ege bölgesinde boğulma vakaları yaşanıyor.
Yerli halktan bilgi almakta fayda var!
Yüzmek/Balık tutmak için değerlendirilecek deniz/nehir/göl/gölet vb. yerlerin özelliğini yerel halktan öğrenmeniz hayat kurtarabilir!
Yüzmek, serinlemek, balık tutmak, kano kullanmak, sörf yapmak vb. eylemlerinizden önce eylemin yapılacağı deniz, göl, nehir, gölet vb. yerin özelliğini yerel halktan öğrenmeniz o ortamdaki riskinizi çok azaltacaktır.
Boğulma ortamlarından trajikomik sahneler!
Özellikle İstanbul’un Karadeniz kıyılarındaki Kilyos, Kısırkaya, Şile ve Ağva sahillerinde uygun deniz ortamının olmadığı ve boğulma vakalarının artmasına bağlı olarak Valilik makamınca geçici sürelerle konulan denize girme yasağına bazı kişilerin uymak istememesi sonucu cankurtaranlar ve yetkililerle kavga medyada geliyor olması…
Misafir ve Turistler dikkat!
Boğulma vakaları genellikle misafir, yerli ve yabancı tursitleri işaret etmekte. Yerel halktan boğulma vakası çok enderdir.
25 Temmuz “Dünya Boğulmayı Önleme Günü”
Boğulma vakalarını azaltmak ve farkındalık oluşturmak adına 25 Temmuz gününü “Dünya Boğulmayı Önleme Günü” olarak ilan edilmiştir.
Bazı Öneriler:
- İlk yardım eğitimi ve sertifikası alınması(varsa her yıl tazelenmesi)
- Yüzme öğrenilmesi/geliştirilmesi
- Su içerisinde kramp, yaralanma vb. durumlarda nasıl davranılması ve neler yapılmasını içeren bilgilere sahip olunması,
- Yüzülecek ve ya balık tutulacak yerin özelliğini iyi bilinmesi, yerel halktan bilgi alınması, bu bilgiler ışığında hareket edilmesi,
- Uyarı, kural ve kuralcılara uyulması,
- Kıyıdan uzaklaşmak yerine kıyıya paralel yüzmesi,
- Uygun şartlar olmaması halinde deniz/nehir/göl/gölet vb. yerlerin kullanılmaması,
- Özellikle göl, gölet ve nehirlerde yüzülmemesi,
- Tekne/Bot vb. taşıtlarla balık tutarken mutlaka can yeleklerimizin takılı olması,
- Cesarette aşırıya kaçmamak.
Hep beraber vakaları aşağıya çekebiliriz. Sarıyer Gazetesi olarak sağlıklı, güvenli, mutlu ve eğlenceli bir yaz dönemi dileriz.
