‘Ölüm yasası’ olarak adlandırılan “Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu’nda üç gün süren görüşmelerin ardından AKP-MHP oylarıyla geçti. Hayvan hakları savunucuları, kanun teklifine karşı mücadeleyi sürdürüyor. Yaşam İçin Yasa İnisiyatifi’nin davetiyle bir araya gelen hayvanseverler, teklifin geri çekilmesini istedi.
Yaşam İçin Yasa İnisiyatifi’nin çağrısıyla Kadıköy İskele Meydanı’nda bir araya gelen binlerce hayvan hakları savunucusu, meclis komisyonunda görüşülen toplu tecrit ve katliam yasa teklifini protesto etti. “Susmuyoruz, korkmuyoruz, dostlarımızı vermiyoruz”, “Toplayamazsın, hapsedemezsin, öldüremezsin” pankartı açan hayvan hakları savunucuları, “Kısırlaştır, aşılat, yerinde yaşat”, “Yüzde 85 hayır diyor”, “Barınaklar kan kokuyor”, “Vermediğin canı alamazsın” dövizleri taşıdı. Kadıköy Meydanı’nda yapılan eylemde kitleye yoldan geçen araçlardan da destek verildi.
KADIKÖY’DE KALABALIK EYLEM
Kadıkköy İskele Meydanı’nda bir araya gelen binlerce hak savunucusu bir araya gelerek, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam” sloganları atarken, “Sizi iğneyle, beni masalla uyutamazlar” dövizleri taşıdı. Öğlen saatlerinde toplanmaya başlayan hayvanseverler alana sığmadılar. Metro girişi kalabalıktan geçilemedi. 27 Temmuz Cumartesi günü gerçekleşen Kadıköy eylemine katılan örgütler arasında, CHP Çekmeköy İlçe Örgütü, Denizci Mezunlar Dernekleri, Demokratik Halk Derneği, Kadıköy mahalle muhtarları, Kaldıraç, Sosyalist Kadın Hareketi, Özgür Genç Kadın, Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu, Eğitim-İş Sendikası İstanbul 1 No’lu Şube, Kartal Hayvanseverler Platformu, İşçi Demokrasisi Partisi, KESK İstanbul Şubeler Platformu, CHP Adalar İlçe Teşkilatı, CHP Üsküdar Kadın Kolları, Kadıköy Kent Dayanışması, Bayramoğlu Ada Kültür Grubu, SOL Parti, Türk Psikologlar Derneği, Haykader, CHP İstanbul İl Başkanlığı, CHP İstanbul Hayvan Hakları Komisyonu, Karadeniz Bölgesi Yaşam Hakkı Savunucuları Bölge Temsilcisi Kemal Zafer Özdemir ve ekibi, Ezilenlerin Sosyalist Partisi Sosyalist Kadın Meclisleri, Yönetmen Gani Rüzgar Şavata, DSİP, TTB, KESK, DEM Parti, Bilim ve Ötesi, Emekçi Hareket Partisi (EHP), Sanatla Yaşam İnisiyatifi, İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası, İstanbul Trans+ Onur Haftası yer aldı.
Kadıköy İskele Meydanı’nda gerçekleştirilen eylemde, Yaşam İçin Yasa İnisiyatifi ve Hayvan Yaşam Özgürlük İnisiyatifi’nin ortak basın açıklaması şöyle:
YAŞAM İÇİN YASA İNİSİYATİFİ VE HAYVAN YAŞAM ÖZGÜRLÜK İNİSİYATİFİ ORTAK BASIN AÇIKLAMASI
Sokakta yaşayan hayvanlara yönelik tecrit ve katliam yasası, Meclis Genel Kurulu’na gelmek üzere. Komisyonda tek kelime etmeden ellerini kaldırıp indiren bir avuç vekil, sokakta yaşayan hayvanlara soykırım uygulamakta diretiyor.
Çok öfkeliyiz ama bir o kadar da kararlı ve dirençliyiz! Sokakta yaşayan dostlarımıza yönelik bu savaş devam ederken umutsuz olma lüksümüz yok! Öfkemizi, bu örgütlülüğümüzü ve mücadelemizi büyütmeye yönlendireceğiz. Tek bir hayvanın kılına zarar gelmesine izin vermeyeceğiz. Dostlarımızdan da haklı mücadelemizden de vazgeçmiyoruz!
SUSMUYORUZ, KORKMUYORUZ, DOSTLARIMIZI VERMİYORUZ
AKP ELİNİ HAYVANLARDAN ÇEK********
Bu katliam yasasına karşı olan bizler, toplumun %85’iyiz. Bize elit diyorlar ama asıl elit olanlar bu yasanın çıkmasını isteyenler! Bu yasanın çıkmasını istiyorlar çünkü yasa çıkarsa, “barınak” dedikleri, “doğal yaşam alanı” dedikleri ölüm kamplarının yenilerini inşa edip milyonlar kazanacaklar. Teklifte “ilaç, ekipman, ameliyathane” denen, aslında hayvanlar için zehir ve işkence aleti olan araç-gereçleri almak için dev ihalelere girecekler.YASA BAHANE, RANT ŞAHANE
Diğer yandan, teklifin genel gerekçesinde “sokaklarda hayvan kalmayacağını” açıkça söylüyorlar. “Yerel hayvan koruma görevlilerine ihtiyaç kalmayacak çünkü sokakta hayvan olmayacak” diyorlar. Peki soruyoruz: Sokaktaki tüm hayvanları barınak dedikleri toplama kamplarına doldurduktan ve öldürdükten sonra bomboş kalacak o yeni inşa edilmiş dev barınakları ne yapacaksınız? Hayvan ticareti merkezlerine mi döndüreceksiniz? Hayvanlar üzerinde deney mi yapacaksınız? Buradan nasıl rant elde etmeyi planlıyorsunuz? Hayvanları doğurtup doğurtup sömürerek hayvan istismarını ve buradan elde ettiğiniz rantı sürdürmeye devam mı edeceksiniz?
ÜRETİMİ DURDUR TİCARETİ YASAKLA
Şimdi tekrar soruyoruz, elit olan kim? Pet piyasası, inşaat rantları büyüsün diye sokak hayvanlarını öldürmek, barınak denen toplama kamplarında esir etmek isteyen sizler mi? Yoksa hayvanların yaşam hakkını savunan bizler mi?
********
Bir yandan halka elit diyorlar, bir yandan halkı halkın meclisine bile almak istemiyorlar.
Ankara’da biz hayvan hakkı savunucularını Komisyon toplantılarına almadılar, Meclis’e sokmadılar. Hatta Komisyon toplantısındaki tartışmaları canlı yayından takip edemeyelim diye Meclis içerisindeki televizyon ekranlarını söktüler.
Çünkü Komisyon görüşmelerini kapalı kapılar ardında yapmak istediler. Aldıkları talimat uyarınca el kaldırıp indirerek teklifi apar topar onaylamak istediler. İçeriği hiç tartışılmasın, basına yansımasın, hayvan hakkı savunucularının ve veteriner hekimlerin itirazları duyulmasın istediler.
Yasaya karşı çıktığımız için Meclisin içinde, sokakta darp edildik, gözaltına alındık. Son olarak da meclise ziyaretçi yasağı getirdiler. Halka Meclis’e girmeyi yasakladılar!
Çünkü onlar da bu soykırım yasasını hiçbir meşru argümanla savunamayacaklarının farkında. Toplumu kendi söylemleriyle manipüle etmek istiyorlar.
İktidarın kullanışlı aparatı olmaktan başka hiçbir vasfı olmayan yandaş medya ve troller de “ötanazi yasa teklifinden çıkarıldı” diye yanıltıcı haber yayarak toplumda hayvanlara yönelik soykırımdan vazgeçildiği algısı yaratmaya çalıştı.
MEDYA ETİK OL TETİKÇİ OLMA
********
Ancak biz, tüm manipülasyonlara ve engelleme çabalarına rağmen, haysiyetli ve tarihin doğru tarafında duran muhalif milletvekillerinin Komisyon toplantısından yaptığı canlı yayınlarla ve sosyal medya paylaşımlarıyla neyin ne olduğunu gayet iyi gördük. Mücadelemize omuz veren, “yaşamak haktır” diyen milletvekillerini buradan bir kez daha selamlıyoruz!SUSMA HAYKIR KATLİAMA HAYIR
SUSMA HAYKIR YAŞAMAK HAKTIR********
Katliam yasasıyla esas sorunu tartışılmaz kılmak istiyorlar. Güya popülasyon artışından söz ediyorlar ama petshop fuarlarıyla, devasa üreticiler ve yetiştiricilerle hayvan rantını sürdürmekten vazgeçmiyorlar. Hayvan üretimi piyasası büyüsün ve ülkenin çoklu krizleri daha az konuşulsun istiyorlar.Aslında, bu katliam yasa teklifi AKP iktidarının açık bir itiraf mektubudur. AKP, 2004 yılında kendi çıkardığı Hayvanları Koruma Kanunu’nun “kısırlaştır-aşıla-yerinde yaşat” maddesine uygun hareket etmediğini bize açık açık itiraf ediyor. Diyor ki bizim belediyelerimiz, tarım il müdürlüklerimiz 20 yıldır etkin kısırlaştırma yapmadı, o yüzden şimdi sokaktaki tüm hayvanları öldürmek istiyoruz.
20 yıllık sorumsuzluğun hesabını vermek bir yana dursun, olan bitenden hiçbir haberi olmayan, sokakta açlık, susuzluk, soğuk, şiddet, işkence gibi türlü zorluklara rağmen yaşam mücadelesi veren hayvanlara fatura kesiyor; onları öldürmekten, hapsetmekten yana duruyorlar. Kendi sorumsuzluklarının bedelini hayvanlar canlarıyla ödesin istiyorlar.
İZİN VERECEK MİYİZ? HAYIR!
İZİN VERECEK MİYİZ? HAYIR!KISIRLAŞTIR AŞILAT YERİNDE YAŞAT
Katliamı önce “uyutmak” diye güzellemek istediler. Sonra “ötanazi” demeye başladılar. Baktılar ki halkın yasa teklifine yönelik tepkisi azalmıyor, “ötanazi”yi yasa teklifinden çıkardık dediler. Oysa “ötanazi” kelimesi tekliften çıkmış olsa da teklif hâlâ katliam teklifi! Yerel yönetimler sokaktaki hayvan popülasyonunun yüksek olduğuna kanaat getirirse, başka hiçbir neden olmaksızın, hayvanları öldürme yetkisine sahip olacak!
KATLİAM YASASI GERİ ÇEKİLSİN
Yine kediler tekliften çıkarıldı, kediler kapsam dışı diye halkı yanıltmak istediler. Oysa teklif yasalaşırsa sokaklardaki köpekler de kediler de toplanıp barınak dedikleri ölüm kamplarına gönderilecek.
********
“Barınak değil ölüm kampı” diyoruz çünkü orada hayvanlar küçücük alanlara hapsediliyor, şiddete maruz kalıyor, kan ve dışkı dolu yerlerde yaşamaya mahkum ediliyor, açlıktan ya birbirlerini yiyor ya da ölüyorlar. Barınak diyerek gerçekleri gizlemeye çalıştıkları bu yerlere giden gönüllüler içeri alınmıyor. Çünkü içerideki koşulların berbat olduğunu kimse görsün istemiyorlar.KAN KOKUYOR KAN KOKUYOR BARINAKLARINIZ KAN KOKUYOR
Birkaç gün önce, bir barınak yöneticisinin itirafları basına yansıdı. Barınak yöneticisi, köpeklerin barınağa geldikten sonra ortalama 72 saat kadar yaşayabildiğini ifade ediyor ve eğer barınak doluysa, köpeklerin 72 saat sonra nasıl “imha edildiğini” anlatıyordu.
Bu yüzden bir kez daha, yüksek sesle haykırıyoruz: Ne katliam ne de tecrit!
BARINAK DEĞİL ÖLÜM KAMPI
TOPLAMAK DEMEK CİNAYET DEMEK********
Daha önce de söyledik; hayvanların kimsenin merhametine ihtiyacı yok! Hayvanların kimsenin vicdanına ihtiyacı yok! Biz ne vicdan ne de merhamet arayışındayız. Hayvanların yaşam hakkı var ve bizler bu hakkı sonuna kadar savunacağız.
Biliyoruz ki yaşam hakkını savunmak meşru olduğu gibi aynı zamanda bizler için bir görev. Çözüm olarak öldürmeyi sunanlara karşı ne olursa olsun dimdik ayakta duracağız.
Halktan yasayı gizleyerek jet hızıyla bu katliam yasasını geçirmeye çalışanlara sesleniyoruz: Zannetmeyin ki, yaşam hakkı bir el kaldır – el indir ile oylanabilir.
Siz bu yasayı oylasanız dahi, yaşam hakkını oylayamazsınız!Biz ne marjinal ne radikal bir azınlığız. Esas marjinal olan, ölümü böylesine ısrarla savunmaktır!
Bu halkın en az %85’yiz. Ve biz, hepimiz, dostlarımıza sıkı sıkı sarılacağız! Sokağımızdaki, mahallemizdeki hayvanları asla yalnız bırakmayacağız.
Bizi marjinalleştirmeye ve ayrıştırmaya, birbirimize ve hayvanlara düşman etmeye çalışanlara, bunu başaramayacaklarını bir kez daha haykırıyoruz:
KURTULUŞ YOK TEK BAŞINA YA TÜM TÜRLER YA HİÇBİRİMİZ
Tarihe bir kara leke olarak geçen bu teklifin yasalaşmaması için mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Ancak şunun da altını özellikle çizmek istiyoruz: Bu teklif yasalaşsa bile bu mücadele bitmeyecek! Tek bir dostumuzun tüyüne dokundurmayacağız!
Bir yandan demokratik ve kitlesel tepkimizi yükseltmeye devam ederken, bir yandan da mahalle mahalle dayanışmamızı örgütleyeceğiz.
Şimdi, hemen bugünden itibaren, mahallelerimizde, sokaklarımızda örgütlenme zamanı!
Yaşam için Yasa ve Hayvan Yaşam Özgürlük İnisiyatiflerini takip edin, mahallelerimizde hayvan dayanışmalarını hep birlikte örgütleyelim, bu dayanışmayı büyütelim!
Biliyorsunuz, 2 aydan uzun süredir devam eden yaşam nöbetlerimiz önce 5-10 kişiyle başladı, sonra 20, ardından 100, şimdi ise binler olduk! Bir avuç hayvan hakları savunucusuyla başlayan yaşam nöbetlerimiz birçok ile yayıldı, büyüdü ve bugün tüm Türkiye’de hayvan katliamına karşı çıkan %85’iz!
Kitlesel itirazımızın yankısını milletvekillerinin attığı geri adımlarda, değişen söylemlerinde net bir şekilde görüyoruz! Siyasetlerini kesinlikle ama kesinlikle etkiliyoruz. Tam da bu nedenle bu mücadeleye bugün daha çok sarılmamız gerekiyor. Etkimizin farkındayız; umutluyuz, kararlıyız! Sevgili arkadaşlar, biz bu yasayı durdurabiliriz, durduracağız!
BİZ BU YASAYI DURDURABİLİRİZ
Ancak hayvanların yaşam hakkını:
-ister ötanazi diyerek, ister uyutma diyerek;
-ister doğal yaşam alanı diyerek, ister toplama diyerek
ortadan kaldıracak bir yasa Meclis’ten geçerse de Türkiye’deki tüm hayvan hakları savunucuları olarak sokakta olacağız!HAYVANLARI DA SOKAKLARI DA MEYDANLARI DA TERK ETMİYORUZ
Bir kez daha, hep birlikte; yalanlarla düşmanlaştırılan, yasalarla öldürülmek istenen dostlarımız için yumruklarımızı sıkıyoruz.
DOSTLARIMIZI VERECEK MİYİZ? HAYIR!
VERECEK MİYİZ? HAYIR!
VERECEK MİYİZ? HAYIR!SUSMUYORUZ! KORKMUYORUZ! DOSTLARIMIZI VERMİYORUZ!
Henüz mücadelemizin başındayız. Mücadelemiz, bu yasa çekilene kadar değil, hayvan hakları anayasaya girene kadar devam edecek!
Bugün bu alandan ayrıldığımızda ne öfkemiz bitecek, ne de evlerimizde hüzün ve çaresizlik içinde oturacağız.
Birbirimize söz veriyoruz: Mahalle mahalle dostlarımız için bir araya geleceğiz ve örgütleneceğiz!
SÖZ VERİYOR MUYUZ? EVET
SÖZ VERİYOR MUYUZ? EVETNefret ve düşmanlık değil, yaşam ve dayanışma kazanacak!
Biz kazanacağız, köpekler kazanacak, kediler kazanacak, çocuklar kazanacak, yaşam kazanacak!
HAYVANA, İNSANA, YERYÜZÜNE ÖZGÜRLÜK
Haber / Fotoğraf:
Kültür-Sanat Müdürü: Melisa Süme