TİP Sarıyer Belediye Başkan Adayı Dilek Kırcaoğlu; “Toplumun temel ihtiyaçları seçim vaadi olarak kullanılamaz”

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

SARIYER OLAY’a konuşan Türkiye İşçi Partisi Sarıyer Belediye Başkan Adayı Dilek Kırcaoğlu; “Sarıyer’i kazandığımızda, ilçemiz umut veren bir yaşam alanı haline gelecek. Toplumun temel ihtiyaçları kesinlikle seçim vaadi olarak kullanılamaz. Bizim toplumda kadının meslek edinmesi yerine iyi bir ev hanımı olması özendiriliyor. Kadınlara dikiş, nakış, yemek kursları düzenlenirken nedense yabancı dil, bilgisayar, grafik tasarım gibi kurslar düşünülmüyor. Sarıyer Belediyesi’ni kazandığımızda tüm bu yanlış anlayışı değiştirecek halkçı ve akılcı projeler üreteceğiz” diye konuştu.

Türkiye İşçi Partisi Sarıyer Belediye Başkan Adayı Dilek Kırcaoğlu, Sarıyer Gazetesi‘nin kardeş gazetesi SARIYER OLAY’a konuştu. 2023 seçimlerinde Sarıyer’de 11 bin 742 oy (yüzde 5.8) alarak dikkatleri üzerine çeken TİP tarafından Sarıyer Belediye Başkan Adayı olarak gösterilen Dilek Kırcaoğlu, belediyeyi kazanmaları halinde Sarıyer’de hayata geçirmek istediği projeleri anlattı. SARIYER OLAY Haber Müdürü Rukiye Ay sordu, TİP adayı Dilek Kırcaoğlu yanıtladı.

    

SİZİ KISACA TANIYABİLİR MİYİZ? DİLEK KIRCAOĞLU KİMDİR?

1968 yılı Gölcük doğumluyum. Marmara Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümünden mezun oldum. Meslek hayatım boyunca gelişimime önem vererek pek çok eğitim aldım ve Türk Spastik Çocuklar Derneği, Otistik Çocukları Koruma Derneği gibi pek çok kurumda aktif görev, eğitim ve gönüllü çalışmalarda bulundum. Eğitim kurumlarında görev yaptım ve kendi Anaokullarımı ve Psikolojik Danışma Merkezimi kurdum. Birçok televizyon ve radyo kanalında program yaptım. “Cankulağı” adlı programı hazırladım sundum. Gazetelerde köşe yazarlığı yaptım. Çocukla Birlikte Büyümek ve Yalnızlık Terapisi adlarında iki kitap yazdım. Toprakla buluşmak lazım diyerek, Burdur’da lavanta yetiştiriciliğine başladım ve bir kadın çiftçiyim. Temiz gıdaya ulaşmak ve çevremin ulaşmasına yardımcı olmak, temiz gıda üretenlere destek olmaya çalışmak uğraşlarım arasında oldu. Tüm bunlar bir yana, hayatımın her döneminde toplumdaki tüm gelişmelere duyarlı oldum. Toplumun her kademesi ile iç içe, neler yaşadıklarına dair objektif bir bakış açısı geliştirmeye çalışarak, anlamaya çalıştım. Sokak çocukları, madde bağımlıları, evsizler, dezavantajlı gruplar ile gönüllü çalışmalar yürüttüm.  Tüm canlıların yaşam hakkı vardır ilkesiyle patili dostlarımız için hem mücadele ettim hem de gönüllü çalışmalar yaptım. 2 insan çocuk ve 5 patili çocuk ve sokaktaki tüm çocukların annesiyim.

TÜRKİYE İŞÇİ PARTİSİ İLE YOLLARINIZ NASIL KESİŞTİ VE ADAYLIK SÜRECİNİZ NASIL OLDU?

“Kendimi ifade edebileceğim ve düşüncelerimin karşılık bulacağı bir siyasi parti hangisi olabilir” sorusuna karşılık olarak Türkiye İşçi Partisi’nin çalışmalarını kendime yakın bulmaktaydım. 2023 seçimlerinden önceki süreçlerde de parti üyeliğimi gerçekleştirerek aktif çalışmaya başladım. Partimin uygun bulması ve arkadaşlarımın desteği ile adaylık sürecim gerçekleşti. Özellikle kadın adayların desteklenmesi, masa kapma yarışı yerine ihtiyaçların ve toplumsal yararın gözetilmesi adaylık sürecimizde partimizde öne çıkan bakış açısıydı.

TİP’İN 31 MART YEREL SEÇİMİ SÜRECİNDE SARIYER’DE ÇALIŞMALARI NASIL GİDİYOR? NELER YAPIYORSUNUZ?

Bu süreçte en büyük arzumuz, toplumcu/sosyalist belediyecilik anlayışının ne olduğunu anlatabilmek. Alışılagelmiş bir anlayış var ve bu anlayışın ötesinde bir şeyler olabileceği fikrini “Değişmek Şart” diyerek oluşturmaya çalışıyoruz. Çeşitli korkular ve toplumsal mitler tabanı etkiliyor.  Bu nedenle sokakta halkla iç içe olmaya gayret ediyoruz. Öncelikle gerçek sorunların tespiti için mahalle mahalle gezmeye çalışıyoruz. Muhtarlarımızı, esnafımızı, öğrencilerimizi, engellileri ve yakınlarını, hayvan severleri dinliyoruz. Tabi ben bir başkan adayı olarak sadece bugün değil, dün de sürecin içindeydim ve gelecekte de bu süreçlerin içinde olmaya devam edeceğim.  Gittiğimiz her yerde sevgi ile karşılaştığımızı söyleyebilirim. Bu süreç bizim için uzun soluklu ve sadece seçim odaklı değiliz. Mecbur olunan, mecbur bırakılan değil, olması gereken yönetimi halk ile buluşturacağımız güne kadar çalışmaya devam edeceğiz.

SARIYER İÇİN HAZIRLADIĞINIZ PROJELERİNİZ VE HEDEFLERİNİZ NELER?

Sarıyer’ in en önemli sorunlarını başlıklar altında değerlendirecek olursak; barınma, mülkiyet, ulaşım, alt yapı, doğa ve çevre, sosyal alanlar, afet, kadın, çocuk ve gençler, öğrenciler, engelliler, hayvan hakları, dezavantajlı gruplar ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği olarak değerlendirebiliriz. Tüm bu başlıkları açarak, içlerini bilimsel verilere dayalı olarak rant başlığında değil, “halkın ihtiyacı” başlığında değerlendireceğimiz projelerimiz mevcut. Bunlara Türkiye İşçi Partisi Yerel Seçim Bildirgesi’nden de ulaşabilirsiniz. Sizlere anlık vaatler vermek yerine bilim danışma kurullarımızın özenle hazırladığı projelerle ve işgal ettiği makama “uygun” bir destek grubu ile hizmet verme hedefindeyiz.

SARIYER’İN SORUNLARI VE BU SORUNLARA YÖNELİK ÇÖZÜM ÖNERİLERİNİZİ SIRALAYABİLİR MİSİNİZ?

Yukarıda kısaca bahsettiğimiz başlıklara değinecek olursak; Sarıyer’i halkın katılımı ile yöneteceğiz. Temel ihtiyaçları rant konusu veya seçim vaadi olmaktan çıkaracağız. İmece yaşam merkezleri kuracağız.  Yemekhane, aşevi, çamaşırhane, kreş, derslik, etüt, sağlık ve psiko-sosyal destek üniteleri gibi temel ihtiyaçların karşılanmasına yönelik merkezler oluşturacağız. Tüm planlarımızda “kamu yararı ve toplumsal cinsiyet eşitliği” gözeteceğiz. Engelliler için yaşanılabilir bir kent sunacağız. Hayvan hakları için sürdürdüğümüz mücadeleye sonuna kadar devam edeceğiz. Koruyucu, önleyici sağlık ve ruh sağlığı hizmetleri sunacağız. Temiz gıdaya erişim, gıda egemenliği ve tarımın geliştirilmesi için tüm gücümüzle çalışacağız ve tarım alanlarının rant alanlarına çevrilmesini önleyeceğiz. Herkes için spor, sanat ve kültür diyeceğiz. Sarıyer’i afete hazırlayacağız.

PEKİ, SARIYER’DE ÖZELLİKLE SOKAK HAYVANLARI İÇİN NELER YAPACAKSINIZ?

Hayvanlar için eşit, adil, yaşanabilir bir dünya kavramından bahsetmek istiyorum. Öncelikle hayvanların insanlar kadar bu dünya üzerinde ve kurduğumuz şehirler üzerinde “yaşam hakkı” olduğunu daha önce de savunuyorduk şimdi de ve gelecekte de savunmaya devam edeceğiz. Hayvan başı okşamakla, ne kadar sevimliler demekle, arada bir mama koymakla hayvan haklarını savunamayız. Onların da tıpkı bir birey gibi, yaşam hakları ihlal edildiğinde, şiddet gördüklerinde gerekli cezaların alınması için gereken neyse yapacağız. Bütün planlamalarımızda bu yaşam hakkını gözeteceğiz. Tecrit alanları oluşturarak, onların ölüme, kimsesizliğe terk edilmelerine mani olacağız. Gerekli sağlık hizmetlerini toplumsal eşitlik ilkesini gözeterek yerine getireceğiz. Hayvanlara ve doğaya zarar verebilecek tüm uygulamaların karşısında olacağız.

TÜRKİYE İŞÇİ PARTİLİ BİR BELEDİYE YÖNETİMİYLE SARIYER NELER KAZANACAK?

Öncelikle belediyeyi katılımcı bir yönetim anlayışı ile yöneteceğimizi söylemiştik. Belediye halk için denetlenebilir bir kurum olacaktır. TİP, sömürüye, işsizliğe, yoksulluğa, güvencesiz, güvenliksiz, kuralsız çalışmaya ve çocuk işçiliğine karşıdır. Belediye bütçelerinde halkın temel ihtiyaçlarının gözetilmesi, kamu yararı ve toplumsal cinsiyet eşitliği önceliğimizdir. Halka yararı olmayan işler için bütçe kullanmak yerine, halkın yararlanabileceği, yeme içme, sosyal faaliyet, spor vb. hizmetlere bütçe oluşturulacaktır. Sarıyer genç ve çocukların eşit haklara ve sosyal olanaklara sahip olduğu umut veren bir yaşam alanı haline gelecektir. Bu anlayış aynı şekilde tüm dezavantajlı gruplar için de korunacaktır.

SEÇMEN NEDEN TİP’E OY VERMELİDİR?

Her şeyi metalaştıran, ayrıştıran, “kullan at” tüketim kültüründen, paylaşım, bütünleşme, “üret, dönüştür” kültürüne; işte, evde, yolda tükenen, kısıtlanan bir yaşam yerine, çoğalabilen, zenginleşen, kültürel bir varlık olduğumuzu da hatırlatan bir yaşama; emeğimizin hakkını alamadığımız çoğu kez maaşlarımızın sadece bir yerlere aktarılmasını sağladığımız bir düzen yerine, hak hukuk gözeten, adil bir düzene; rant, talan ve yoksulluk yerine halkçı, kamucu, toplumsal zenginleşmeye kavuşabilmek için TİP’e oy vermeliyiz. Hatta sadece oy vermekle kalmamalı bu hareketi büyütmek için TİP’e katılmalıyız.

SARIYER’DEKİ SEÇİM ATMOSFERİNİ NASIL YORUMLUYORSUNUZ?

Toplumun her kademesindeki eşitsizlik, ayrıştırma anlayışı elbette bu seçimde de kendisini çeşitli şekillerde ifade ediyor. Eşit olmayan bütçeler, eşit olmayan olanaklar ile Türkiye İşçi Partisi’ni, programını ve belediye başkanı adayı ve meclis üyesi adaylarımızı tanıtmaya çalışıyoruz. Bunun zorluğunu yaşamakla birlikte, parti içinde, büyük bir dayanışma yaşadığımız için, acımasız rekabetlerin yaşandığı bu dünya düzeninde, paylaşımın, emeğin, halk gücünün neleri yapabileceğini görmek çok büyük bir umut veriyor.

SARIYER SİYASETİNDE KADINLAR SİZCE YETERİNCE YER BULABİLİYOR MU? NEDEN?

Kadınların ne Sarıyer’de ne de ülke genelinde sadece siyaset değil hiçbir alanda yerini bulduğunu düşünmüyorum. Bunun temel nedeni toplumsal cinsiyet eşitliği ilkesinin ülkemizde yerini bulamamış olmasıdır. Kadın; siyaset, mühendislik vb. “erkek işleri” yerine “annelik, ev işleri..vb.” işleri sürdürmeye uygun bulunuyor. Bunu en iyi eğitim almış kadınlarımıza bile vurguluyoruz. Çalışan kadının anneliği eksik hissettiriliyor. İş “çok vakit harcanacak siyaset” olunca, çoğu kadın “hem eve hem işe” yetişemeyeceğine inandırılarak vazgeçiriliyor. Tabi cinsiyet kotasının uygulanmaması da en önemli nedenlerden. Kadınlara dikiş, nakış, yemek kursları düzenlenirken yabancı dil, bilgisayar, grafik tasarım kursları düşünülmüyor. Kadının meslek edinmesi yerine iyi bir ev hanımı olması özendirilir bizim toplumumuzda. Elbette bunlar da kıymetli ama anlatmak istediğimiz başka. Kadının evdeki sömürüsüne değinmek amacımız.

BİR KADIN ADAY OLARAK BU SEÇİMDE KENDİNİZİ NE KADAR ŞANSLI GÖRÜYORSUNUZ?

Ben bu mücadelenin içinde bir kadın olarak var olmanın kendisini önemli buluyorum.  İnsanlara başka bir yaşam tarzının mümkün olabildiğini anlatma şansını önemli buluyorum. Pek çok insanın hayatına dokunma şansını bulabilmiş olmayı önemli buluyorum. Kısaca uzun soluklu bir mücadele olarak gördüğüm sürecin kendisini önemli buluyorum. Bu bakış açısıyla bu süreci TİP olarak ve TİP’in Sarıyer Belediye Başkan Adayı olarak zaten başarıyla yürüttüğümüze inanıyorum.

Başarısızlık yoktur, geri bildirim vardır ilkesi ile yürüttüğümüz bu süreçte deneyimlerimizi doğru değerlendirerek yolumuzda yürümeyi sürdüreceğiz.

GAZETEMİZ ARACILIĞIYLA SARIYERLİLER’E MESAJLARINIZ VAR MI?

TİP’in belediyelere ve belediye meclislerine girmelerini mutlaka sağlayın. Farklı görüşlerde olsanız dahi belediye meclislerinde “halkın gözü, kulağı” olmak üzere mutlaka Türkiye İşçi Partili bir meclis üyesinin girmesini sağlamaya çalışın. Gerekli muhalefeti ve çıkarlarınızın korunmasını sağlayacağımıza emin olun. Görev verin yapalım.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.