İstanbul
Ankara
İzmir
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Aksaray
Amasya
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkâri
Hatay
Iğdır
Isparta
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
23 Haziran 2025 Pts

Kadıköy’de DEVA Partisi rüzgarı

featured
service service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

DEVA Partisi Kadıköy İlçe Kongresi, çok sayıda kişinin katılımıyla gerçekleştirildi. Genel Başkan Ali Babacan, büyük ilgiyle karşılaştığı kongrede önemli mesajlar verdi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İstanbul’da partisinin Kadıköy ilçe kongresinde konuştu. 2001 tarihinde yayımlanan “Faiz + Bahçeli = Gerilim” başlıklı bir gazete kupürünü gösteren Babacan şu ifadeleri kullandı:

‘Çeyrek yüzyıllık kariyerine ülkenin en büyük krizlerini sığdırdı’

“Formülü söylemişler. Gerilimin formülü çok açık. Sayın Erdoğan bu işi biliyor. Faizi de Bahçeli’yi de aldı, ülkede gerilim ortamı tekrar dirildi. Ben Bahçeli’nin ismini krizlerle beraber andığımda kızıyor ama gerçekten krizlerin ortağı. Her kriz arşivinde ismi çıkıyor. Çeyrek yüzyıllık genel başkanlık kariyerine ülkenin en büyük krizlerini sığdırmayı başardı. Çözümlerin, refahın, özgürlüğün hiçbirinde adı yok. Nerede kriz, orada Bahçeli. Hani mağazaların üzerinde yazar ya ‘şu tarihten beri bilmem neyin adresi’ diye. Sayın Bahçeli de bu konuda gerçekten marka. 99’dan beri krizlerin adresi Bahçeli.”

‘Reis dedikleri kabile devletinin reisi’

Ayrıca 10 Ağustos 1970 tarihli Cumhuriyet gazetesinin “Bakanlar Kurulu kararı açıklandı: Devalüasyon” manşetini de ekrana yansıtan Babacan sözlerini şöyle sürdürdü:

“‘Bakanlar Kurulu’ diyor. Adı değişti, kabine oldu. Kabine, cumhurbaşkanını sağında solunda talimatını yerine getiren emir erleri demek. Kabine kelimesi yerine kabile kelimesi daha doğru. Merkez Bankası’nın alacağı kararı ilgili bakanı abisi açıklıyor. Bunlar kabilelerde olan şeyler. Reis dedikleri de şu anda maalesef kabile devletinin reisi.”

‘Asgari ücreti kendi açıkladığına pişman olacak’

“Yeni asgari ücret açıkladılar. Yüzde 50 zam verecek ya, toplantıyı Külliye’de yapıp bizzat açıklıyor. Birkaç ay sonra ‘Keşke bunu açıklamasaydım, nereden açıkladık’ diyecek. Çünkü biz o ‘4250 lira yaptık’ videosunu göstereceğiz. Bir de o günden sonra enflasyon nasıl seyretmiş, kur nereden nereye gelmiş, onu da göstereceğiz. Pişman olacak bunu kendi açıkladığına.”

‘Erdoğan Türkiye’yi Sims oyunu sanıyor’

“Faizi Merkez Bankası düşürmüyor. Erdoğan talimat veriyor, Merkez Bankası harfiyen uyguluyor. Devlet kadroları Erdoğan’ın oyuncağı oldu. Gençlerin oynadığı Sims isimli bir oyun var. Oyun şöyle; kurgusal bir mahallede sanal insanları yönetiyorsunuz. Oradaki karakterlerin tüm aktivitelerine karar veriyorsunuz. Kariyerlerinden kıyafetlerine kadar hepsini tanımlıyorsunuz. Bilgisayar tuşunda hepsi. İşte Erdoğan koskoca Türkiye’yi Sims oyunu sanıyor.”

‘Otoriterlik gece yarısı işleyen bir şey’

“Merkez Bankası da çalışanları da Hazine de çalışanları da artık Erdoğan’ın oyun alanı. Tek imzayı atıyor, işi bitiriyor. Beğenmediği an hop gece yarısı kararnamesi, birini görevden alıyor, yerine başkasını koyuyor. Yenisini beğenmediyse bir kararname daha… Hep gece yarısı kararnamesi. Gündüz aydınlığında çıkmıyor. Eskiden muhtıra yönetimleri hep gece yarısı karar alırdı, aynı öyle. Bu otoriterlik hep gece yarısı işleyen bir şey demek ki.”

‘Kimse dünyada kriz var diye vatandaşı aldatmasın’

“’Bütün dünyada kriz var’ diyorlar. Avrupa’da buna benzer bir kriz yaşayan ülke yok. G20 ülkeleri arasında buna benzer bir kriz yaşayan yok. Biz, Beştepe yapımı bir kriz yaşıyoruz. Ülkenin cumhurbaşkanın bizzat ateşe körükle gittiği bir krizi, bir yangını yaşıyoruz. Altında Erdoğan’ın imzasının olduğu bir kriz yaşıyoruz. Kimse ‘Dünyada kriz var’ diye vatandaşı aldatmasın. Yok böyle bir şey. Çok sevdikleri tanımla, bu krizin adı millî ve yerli kriz.”

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, asgari ücretteki artışa ilişkin “Enflasyondaki bu olağanüstü artıştan sonra çalışanlarımızın kayıplarının kısmen de telafi edilmesi iyi bir şey.” dedi.

Babacan, Caferağa Spor Salonu’nda düzenlenen partisinin 1. Kadıköy İlçe Kongresi’nde yaptığı konuşmada, Kadıköy’ün en eski ticaret merkezlerinden birisi olduğunu belirterek, bu eski canlılığı, hareketliliği biraz zayıflamış gördüğünü söyledi.

Merkez Bankasının faiz kararlarını eleştiren Babacan, bağımsız bir Merkez Bankası ve Para Politikası Kurulu olmadığını savundu.

Ali Babacan, Merkez Bankasının piyasaya doğrudan müdahale amacıyla döviz satmasının kura bir etkisi olmadığını ileri sürerek, asgari ücretin 4 bin 250 lira olmasını şöyle değerlendirdi:

“Enflasyondaki bu olağanüstü artıştan sonra çalışanlarımızın kayıplarının kısmen de telafi edilmesi iyi bir şey. Asgari ücretin zaten artması gerekiyordu. Enflasyondaki, asgari ücretteki artışlara baktığımızda artık Türkiye’nin kronik yüksek enflasyon dönemine girdiğini görüyoruz. Böylesine bir dengesizliğin olduğu ülkede zenginlik olmaz, sadece yoksulluk olur.”

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.