Türk Kalp Vakfı, toplumun erken yaşlardan itibaren sağlıklı bireyler olarak yaşamlarını sürdürebilmeleri amacıyla, önlenebilir, tedavi edilebilir bir hastalık olan, kalp ve damar hastalıkları risklerini, en aza indirme ve kontrol altına alabilmek için koruyucu hekimlik çalışmaları yaparak halkı bilgilendirme ve bilinçlendirme konusunda hem ülke genelinde hem de uluslararası alanlarda faaliyetlerini 50 yıldır sürdürüyor.

50. yılında 37. Kalp Haftası’nı idrak etmenin gururuyla çalışmalarını sürdüren Türk Kalp Vakfı, 8 Nisan 2025 Salı günü Taksim’de bir Otel’de gerçekleşen resmi açılış töreni ile kalp damar hastalıkları ile ilgili mesajlarını duyurma imkanı buldu.

Açılış konuşmasını yapan Türk Kalp Vakfı Başkanı Kenan Güven; 50. yılı çeşitli etkinliklerle taçlandırarak yarım asırlık bir geçmişe sahip Vakfı daha iyi yerlere taşımak için yola çıktıklarını belirtirken, son başvuru tarihinin 30 Haziran olan, detaylarının Türk Kalp Vakfı web sitesinde yer aldığı, “Türk Kalp Vakfı Prof. Dr. Necati Sırmacı 50. Yıl Kardiyoloji Araştırma Ödülü” oluşturduklarını belirterek sözlerine devam etti.

“KALP SAĞLIĞININ ÖNEMİNE VURGU YAPIYORUZ”
Türk Kalp Vakfı Başkanı Kenan Güven, “Vakfımız, kalp damar hastalıkları konusunda farkındalığı artırma çalışmaları ile dün olduğu gibi bugün de halkımızın yanında yer almaya devam edecektir. 50 yıla damga vuran ve periyodik olarak yaptığımız etkinliklerle birçok kalbe dokunuyor ve kalp damar hastalıkları konusunda farkındalık çalışmalarımızı en yoğun olarak yaptığımız dönem olan kalp haftalarında, halkın katılımıyla yüz yüze gerçekleştirdiğimiz örnek programlarla kalp sağlığı için bilinçlendirme ve farkındalık çalışmalarımızı 37 yıldır sürdürüyoruz. Bu kapsamda, halk sağlığı toplantıları okullarda yaptığımız, kalp sağlığını korumak için sağlıklı beslenme, diyabet, ilkyardım, diş sağlığı gibi geniş bir çerçevede ele aldığımız çeşitli seminer ve sportif etkinlikler düzenliyoruz. Aynı zamanda, sporun kalp sağlığına olan faydasına dikkat çekmek amacıyla, bisiklet etkinliklerini 5 yıldır da Türkiye çapında 27 ilde eş zamanlı olarak gerçekleşen bisiklet etkinlikleriyle “Kalp sağlığının” önemine vurgu yapıyoruz. Vakfımız bir taraftan koruyucu hekimlik çalışmaları yaparken diğer taraftan da klinik hizmetleri ile halkımıza kalp sağlığı hizmeti sunmaktadır. Kalp sağlığına dikkat çekmek ve mesajlarımızı kamuoyuna ulaştırma fırsatı bulduğumuz Kalp Haftaları için destek veren kişi, kurum ve tüm sponsorlarımıza ve mesajlarımızı halka ulaştırmakta bizlere çok yardımcı olan basınımıza kalpten teşekkürlerimi iletiyorum” diye konuştu.

İstanbul Vali Yardımcısı Cengiz Karabulut yaptığı konuşmada, Türk Kalp Vakfı’nın çalışmalarını yakından takip ettiklerini, takdirle karşıladıklarını belirterek, halk sağlığı bağlamında, kalp damar hastalıkları konusunda verdikleri farkındalık mesajlar ve başarılı çalışmalardan dolayı kutladığını belirtti.

İstanbul İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Abdullah Emre Güner, uzun yıllardır vakfın kalp haftalarına katıldığını, kalp sağlığı konusunda yaptığı çalışmaların beğeniyle karşıladığını belirterek, koruyucu hekimliğin öneminin büyük olduğunu ve Türk Kalp Vakfı’nın bu konuda yaptığı büyük katkılardan dolayı kutladığını sözlerine ekledi.

Türk Kalp Vakfı’nın kurucularından merhum Doç. Dr. Edip Kürklü’nün değerli eşi, Türk Kalp Vakfı’nın Mütevelli Heyet Üyesi, Doç. Dr. Sema Kürklü, uzun yıllar Vakfın Tıp Merkezi’nde hiç ücret almadan doktorluk yapmış ve hastalara şifa dağıtmış, çalışmalarıyla büyük desteklerde bulunmuştu. Türk Kalp Vakfı’na ve hastalarına yapmış olduğu bu ulvi desteklerinden dolayı “Türk Kalp Vakfı Doç. Dr. Edip Kürklü Ödülü” Doç. Dr. Sema Kürklü’ye takdim edildi.
Konuşmaların ardından kalp haftalarına destek olan kişi ve kurumlara birer teşekkür plaketi verildi.

KALP SAĞLIĞI KONFERANSI GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Aynı gün, halkın yoğun katılımıyla gerçekleşen kalp sağlığı konferansı; Koç Üniversitesi Hastanesi ve Amerikan Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı’ndan, Prof. Dr. Vedat Aytekin’in, “Kalp hastalıklarında girişimsel işlemler” Koç Üniversitesi Hastanesi ve Amerikan Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı’ndan, Prof. Dr. Saide Aytekin “Kalp hastalıklarının nedenleri ve risk faktörleri nelerdir?” Koç Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı’ndan, Prof. Dr. Alev Arat Özkan “Kadınlarda kalp hastalığı” konularında bilgiler verdi.
Koç Üniversitesi Hastanesi ve Amerikan Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Vedat Aytekin’in, “Kalp hastalıklarında girişimsel işlemler” konusunda yaptığı konuşmasında; Kalp rahatsızlığında göğüs ağrısı çok önemli bir belirtidir, Göğüs ağrısı ile birlikte, terleme, baskı hissi bulantı önemli belirtilerdir.

Atardamar tıkanması kalp kasına ciddi hasar ve zarar verir.
· Elektrokardiyogram
· Kalp – Akciğer Filmi
· Ekokardiyografi
· Egzersiz Testi
· 24 Saatlik Kan Basıncı (Tansiyon) Takibi
· 24 Saatlik Kan Basıncı Ekg (Kalp Ritmi) Takibi
· Sintigrafi (Nükleer Tıp)
· Bilgisayarlı Tomografi
· Manyetik Rezonans
Prof. Dr. Vedat Aytekin, kalp rahatsızlıklarında tanı koymak için kullanılan yukarıdaki bu testler dışında ayıraca girişimsel olarak yapılan testler de olduğunu belirtti.
· Koroner Anjiyografi: Kalp damarlarının görüntülenmesi için yapılan testtir.
· Kalp Kateterizasyonu
· Koroner Damarın Ultrason
· Kateteri ile İncelenmesi (Ivus)
· Darlıkların Basınç Teli ile Ölçümü (Ffr)
· Optik Koherans Tomografi (Oct)
Kalp hastalıklarının tedavisinde,
· Koruyucu Önlemler
· İlaç Tedavisi
· Girişimsel Kardiyoloji Yöntemleri
· Minimal İnvazif Cerrahi Yöntemleri
· Açık Kalp Cerrahisi gibi yönetmelerin uygulandığını,
• En İyi tedavinin korunmak olduğunu belirten Aytekin, bu nedenle kurallara uygun şekilde ilaç kullanmakta sakınca olmadığını, ön testler ile tanı konulamıyorsa, sırada anjiyografi ve girişimsel yöntemlerin olacağını belirterek, cerrahi ile girişimsel yöntemler birbirine destek veren yöntemler olduğunu sözlerine ekleyen Prof. Dr. Vedat Aytekin, “doktor kontrollerinizi ihmal etmeyin” dedi.
Koç Üniversitesi Hastanesi ve Amerikan Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı’ndan, Prof. Dr. Saide Aytekin “Kalp hastalıklarının nedenleri ve risk faktörleri nelerdir?” konusunda bilgiler verdi.
Kalp damar hastalığında aile öyküsü, cinsiyet gibi değiştirilmeyen risk faktörleri yanında, yüksek kolesterol, yüksek LDL, düşük HDL, yüksek TG, sigara, hipertansiyon, şeker hastalığı, aşırı kilo, beslenme yanlışlıkları, pıhtılaşma faktörleri, hareketsizlik gibi değiştirilebilir risk faktöleri de olduğunu ve dünyada en sık ölüm nedenleri arasında yer alan hastalıklardan olduğunu belirten Prof. Dr. Saide Aytekin, Türkiye’de tüm ölümler değerlendirildiğinde, her 100 kişiden 55’i kalp-damar hastalığından ölmektedir. Avrupa’ya göre çok daha erken yaşta kalp krizi geçiriyoruz.
Prof. Dr. Saide Aytekin; ailesel genetik yatkınlık, yanlış beslenme, şeker hastalığı, yüksek kolesterol, sigara vb risk faktörlerini önemsememe, yüksek tansiyon, aşırı kilo, stres faktörleri ve hareketsizlik gibi etmenlerin buna neden olduğunu, bu risk faktörleri ile mücadele edilerek kalp krizlerinin önlenebileceğini vurguladı.
Sigara, bir kadının kendine verebileceği en büyük zarar olduğunu belirten Prof. Dr. Saide Aytekin kadınlarda, erkeklere oranla dişilik hormonlarıyla sağlanan kalp-damar hastalığına karşı göreceli korunmuşluk, sigara içen kadınlarda kaybolduğu, sigaraya bağlı kalp krizi ve ölüm riskinin, erkeklerde 3, kadınlarda 5 kat
arttığının kanıtlandığını, kalp sağlığının en büyük düşmanlarından biri olan sigaranın mutlaka bırakılmalısı gerektiğini altını çizdi.
Koç Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı’ndan, Prof. Dr. Alev Arat Özkan “Kadınlarda kalp hastalığı” konusunda;
Kadınlar kalp hastalığının farklıkları,
• Hastalık seyri / ortaya çıkış yaş ve şekli
• Risk faktörleri etkisi
• Kadına özgü risk faktörleri
• Hormonal döngü
• Semptomların farklılığı
gibi etmenler olduğunu belirten Prof. Dr. Alev Arat Özkan; kadınlarda KDH risk faktörleri arasında,
• Hipertansiyon Doğ kontrol hapı kullananlarda x2-3
• Hiperlipidemi
• Sigara (kalp krizi riski x4)
• Diabet (erkeklerde x2-2, kadında x3-7
• Metabolik sendrom / insülin direnci
• Obezite / hareketsizlik (DM riski x3-9) olduğunu
özellikle kadınlara özgü,
• Depresyon, anksiyete, tükenmişlik sendromu
• Hormonal döngü (menarş, doğurganlık yaşı, menapoz)
• Gebelik komplikasyonları (preeklampsi, eklampsi, diabet, prematüre doğum, düşük / fazla kilolu bebek
• Polikistik Over Sendromu (obezite, insülin direnci, metabolik RF artış
• Menapoz (erken veya cerrahi) endojen östrojen koruyucu exojen???
• Kronik böbrek hastalığı
• Otoimmun romatizmal hastalıklar (Romatoid Artrit, SLE)
durumların etkili olduğunu belirtti.

HABER FOTO GALERİ


































