Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç yaşanan sel baskını ve heyelanın ardından Kastamonu’da vatandaşları ziyaret etti. Afetten en çok etkilenen Bozkurt ilçesine giden Başkan Genç, “Bunlar 150 metrekare genişliğe ulaşan bir derenin 15 metreye hapsedilmesinin sonucu. Buraya bu binaları yapanların bu işte vebali çok büyük” dedi.
Karadeniz’de felaket haberleri ardı ardına gelmeye devam ediyor. Geçtiğimiz ay Rize’de yaşanan sel baskının ardından bir üzücü haberde Batı Karadeniz’den geldi. Kastamonu, Sinop ve Bartın’da yaşanan sel baskınında 70 kişi yaşamını yitirdi, binalar çöktü, binlerce ev ve iş yeri hasar gördü. Kayıp vatandaşları arama çalışmaları ise devam ediyor. Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç de; İBB Meclisi CHP Grup Başkan Vekili Sergen Doğan, İBB Meclisi CHP Üyeleri Görkem Kurşun, Emel Tığlı, Fatoş Hamzalı, İSKİ Genel Müdür Yardımcısı Suat Yıldız, Danışmanlar Baki Aydöner ve Bülent Akköse, Bağımlılıkla Mücadele ve Rehabilitasyon Müdürü Mustafa Erata, İBB Meclis Üyeleri Emel Tığlı, Fatoş Hamzalı, Görkem Kurşun ve Akın Gürkan ile yıkıma uğrayan bölgeleri ziyaret ederek devam eden arama kurtarma ve temizlik çalışmalarını yerinde inceledi. Heyet, sel nedeniyle neredeyse yok olan Bozkurt ilçesine gitti. Afetten etkilenen; Çatalzeytin, Taşköprü, Azdavay, Abana, Cide, İnebolu, Amasra, Ayancık ilçelerini de ziyaret ederek belediye başkanlarıyla görüştü.
ÖNLEM ALMAK ZORUNDAYIZ
Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç katıldığı canlı yayında yaşanan felaketi değerlendirdi. Başkan Genç şunları söyledi:
“Kırk yıldır mesleğim nedeniyle alandayım. Ama ben Bozkurt’taki felaket gibi bir felaketle karşılaşmadım. Yağmur miktarlarını çıkardık. Çok çok az bir yağmur yağmasına rağmen bu denli bir felaket yaşanmasının başka gerekçeleri var. Bozkurt’un tüm üniversitelerde ders olarak okutulması lazım. Çünkü, 150 metrekare genişliğe ulaşan bir derenin 15 metreye hapsedilmesinin sonucu bunlar. Yöneticiler, teknik kadrolar risk analizi yapıp, bu riski azaltmanın yollarını aramalı. Bizde ise tam tersi bir yol izleniyor. Biz bundan birkaç hafta önce Doğu Karadeniz’deydik, şimdi Batı Karadeniz’deyiz. Yani bu afetler devam ediyor. Bilim insanlarının yaptığı değerlendirmeler var. Nedir bunlar. Ekolojik dengenin bozulmasından dolayı artan yağış miktarları. Bu riskleri azaltma gayretinde olup ona göre mücadele planları geliştirmemiz lazım. Önlem almak zorundayız. Biz şu an riskleri, alandaki sıkıntıları tespit etmeye çalışıyoruz. Lojistik destek için alan yaratmaya çalışıyoruz.”
