Üç dönemdir görevini sürdüren Fatih Sultan Mahallesi Muhtarı Osman Karaçam, mahallenin kanayan yarası olan mülkiyet hakkında açıklamalarda bulundu. Muhtar Karaçam; “Bir gecede mahallenin kaderi değişiyor. Konut sayısı az gösterilerek, rant peşine koşulmaya çalışıldı. Biz bu ranta karşıyız. Bizim Beykoz’dan, Hekimpaşa’dan ne eksiğimiz var?” dedi.
Bakanlar Kurulu kararıyla iki kez riskli alan ilan edilen Fatih Sultan Mehmet Mahallesi’nin Muhtarı Osman Karaçam, dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Bir elmanın iki yarısıyız diye bahsettiği Baltalimanı Mahallesi ile en önemli sorunlarının mülkiyet olduğunu söyleyen Karaçam; süreci anlattı, verilen sözlerin tutulmadığını belirtti. “FSM çok sıkıntılı bir mahalleydi” diyen Osman Karaçam şöyle konuştu;
“Burada İstanbul Teknik Üniversitesi’nin yerleri vardı ve mahkemeler görülüyordu. Yetkililerle görüşüldü ve kimseye icra gelmedi. Biz yerinde dönüşüm olsun diye beklerken, seçim arifesinde bir gecede riskli alan ilan edildi. 2014 seçimlerinden önce itiraz ettik. Dönemin bakanı Erdoğan Bayraktar ile yaptığımız görüşmede kimsenin mağdur olmayacağını, yerinde dönüşüm yapılacağı söylendi. Biz de bir ekip oluşturduk. Şükrü Başkanımız da destek oldu. Sonra Erdoğan Bayraktar muhtarlığa geldi ve şöyle dedi; ‘Şükrü Genç projeyi yapacak. Sen mülk sahiplerini belirleyeceksin. Listeni yapıp, bize göndereceksin. Biz de yerinde dönüşüm yapacağız.’ Tabi sevindik, herkes alkışladı. Aradan zaman geçti. Bize bir evrak geldi. FSM ve Baltalimanı’nda bulunan binaların işgalci olduğu, arsa malikleriyle anlaşarak kentsel dönüşüm yapılması gerektiği yazıyordu. Şoka uğradık.”
KOMŞUMUZA SAHİP ÇIKTIK, ONLAR DA BİZE SAHİP ÇIKTI
“Baltalimanı ile birlikte mahallelerimizin tüm sorunlarıyla ilgili omuz omuza verdik” diyerek konuşmasını sürdüren Karaçam; “Kurumlarla, mahallemizdeki derneklerle birlik olduk. Davalar açıldı, tespitler yaptırdık. Davaları kazandık. Riskli karar neden için önce zemin dediler, etütlerini yaptırdık. Zemin değil, binalar riskli, projeler yeniden yapılacak denildi. Hani diyoruz ya Anadolu kültürü diye; burada birine bir şey söylediğinizde tüm mahalleye söylemiş olursunuz. Herkes birbirini tanır, komşuna sahip çık denir. Komşumuza sahip çıktık, onlar da bize sahip çıktı. Belirli noktaya kadar geldik. Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın bazı projeleri davalar neticesinde iptal edildi. Şu an da mahallemizde bir proje yok. Riskli kararı kaldıramadık. Bazı binaların riskli olmasını kabul ettik, zamanında imkânsızlıktan dolayı yapılan konutlarda sorun olabilir. Yerinde dönüşüm yapılmalı dedik. Dava açtık” dedi.
YERİNDE DÖNÜŞÜM VAATLERİ DEVAM EDİYOR AMA ELİMİZDE BİR BELGE YOK
Bir gecede mahallelerin kaderinin değiştiğini söyleyen muhtar Karaçam; “Mahallemizde 3 bin 400 konut olduğunu beyan etmişlerdi, biz de bunun daha fazla olduğunu söyledik. Çünkü nüfusumuz fazla. Baltalimanı ve FSM yaklaşık 40-50 bin nüfusa sahip. Konut sayısına bakıyoruz, sayılar tutmuyor. İtirazlarımız sonucunda İBB numarataj birimi geldi, tespitler yapıldı. 6 bin 723 konut çıktı. Proje iptal edildi. Seçimlerde geliniyor, yerinde dönüşüm yapacağız deniliyor. Tamam, söylemde güzel. Mahallemizin yüzde 70’i İBB’nin, yüzde 40’ı İstanbul Teknik Üniversitesi’nin. Üniversite dönüşüme evet diyor, İBB 2017-2018 yılında yanaşmadı. Riskli alan olmasına rağmen biz de çalışmalar yaptık ve belediye meclisine gönderdik. Oy birliği ile değil, oy çokluğu ile geçti. 2019 seçimlerinde İBB arazileri bir gecede Milli Emlak’a, oradan da Çevre Şehircilik Bakanlığı’na devredildi. Muallakta gidiyor. Bir gecede mahallenin kaderi değişiyor. Konut sayısı az gösterilerek, rant peşine koşmaya çalışıldı. Biz bu ranta karşıyız. Bizim Beykoz’dan, Hekimpaşa’dan ne eksiğimiz var? 15 Temmuz’da destek veren bizleriz, asker bizleriz, köprüye biz koşuyoruz, vergiyi biz veriyoruz, seçimde oyu biz veriyoruz. Halk olmazsa hükümette olmaz. Halka sahip çıkmamız gerekiyor. Yerinde dönüşüm vaatleri devam ediyor ama elimizde bir belge yok. Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın bir belgesini asmıştım ve beni yetkililer arayarak kaldıracaksın diye tehdit ettiler. Bana gelen bilgiyi ben halkımla paylaşırım. Çünkü muhtarlığa gelen bilgi doğru bilgidir. Demokrasinin ilk ayağı muhtarlardır. Biz, iki muhtar bu şekilde çalışıyoruz. Mahallerde komisyonlar var. Gruplara mesajlar atıyoruz, toplantılar yapıyoruz. İnsanlarımızla hep iç içeyiz. Hepimizin sorunu aynı. Birbirimize sahip çıkıyoruz” diye konuştu.