Dilara Kırmıt: “Başarı bir günde gelmiyor!”

Podyumların başarılı ve güzel isimlerinden Dilara Kırmıt, moda yazarlığıyla başladığı kariyer yolculuğunda oyunculuğuyla da adından söz ettiren projelerde yer alıyor. Yaşamına dair başarı serüvenini konuştuğumuz Kırmıt, “Benim için en büyük tatmin, sevdiğim şeyleri yaparken ilham verebildiğimi görmek. Gerçekten ne istediğinizi bildiğinizde, kimsenin sizi yolunuzdan çevirmesine izin vermeyin. Bu sektör sadece yetenekle değil, disiplin ve özveriyle de ilerliyor” dedi.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Moda yazarlığıyla başladığınız kariyer yolculuğunuzda, podyumların ardından oyunculuğa geçiş yaptınız. Bu çok yönlü kariyerinizde sizi en çok tatmin eden ve zorlayan anlar neler oldu?

Benim için en büyük tatmin, sevdiğim şeyleri yaparken ilham verebildiğimi görmek. Moda, benim için her zaman bir tutku oldu ve bu sektörde kendimi ifade etmeyi öğrendim. Ancak oyunculuk, bambaşka bir dünya. Farklı karakterlere hayat vermek, onların hislerini anlamak gerçekten büyüleyici. En zorlandığım anlar ise kariyer değişimi sürecinde insanların beni ciddiye almamasından kaynaklandı. “Moda bloggerı model mi oldu? Oyuncu mu oldu?” gibi önyargılarla karşılaştım ama işime olan inancım ve çalışkanlığım sayesinde bu algıyı kırdım.

“Emanet” dizisinde 100 bölüm boyunca Pelin Özgüçlü karakteri ile rol aldınız. Bu uzun soluklu projede karakterinizle nasıl bir bağ kurdunuz ve bu deneyim oyunculuk kariyerinize nasıl katkı sağladı?

“Emanet”, benim için tam anlamıyla bir dönüm noktasıydı. Bu kadar uzun soluklu bir projede yer almak hem fiziksel hem de psikolojik olarak büyük bir sorumluluk gerektiriyor. Karakterimle çok güçlü bir bağ kurdum çünkü onun yaşadığı duygusal iniş çıkışlar bana çok tanıdık geliyordu. Her sahnede biraz daha büyüdüm, biraz daha öğrendim. Bu dizi, bana gerçek anlamda disiplinli bir oyunculuk sürecinin ne olduğunu gösterdi.

Ailenizin başlangıçta kariyer seçiminizi desteklemediğini belirttiniz. Bu süreçte motivasyonunuzu nasıl korudunuz ve ailenizi nasıl ikna ettiniz?

Ailem, özellikle ilk başta moda ve oyunculuk sektörüne mesafeli yaklaşıyordu çünkü bu dünyanın çok zor ve belirsiz olduğunu düşünüyorlardı. Ama ben hiçbir zaman kolay pes eden biri olmadım. Kendi ayaklarımın üzerinde durabileceğimi, hayallerim için mücadele edebileceğimi göstermek istedim. Onlar da zamanla benim azmimi ve başarılarımı gördükçe destek olmaya başladılar.

Yoğun çalışma hayatınızda özel hayatınızı, ilişkinizi nasıl yönetiyorsunuz?

Bu, gerçekten büyük bir denge gerektiriyor. Setler, projeler, markalar derken kendime ve özel hayatıma zaman ayırmak bazen zor olabiliyor. Ama ben her zaman önceliklerimi doğru belirlemeye çalışıyorum. Özel hayatımı göz önünde yaşamamaya dikkat ediyorum çünkü medyanın bu konuda çok acımasız olduğunu düşünüyorum. Eğer bir ilişkim varsa, bunu korumak ve dış etkilerden uzak tutmak benim için çok önemli.

Ünlü astrolog Michaela Astro, birçok ünlü isme öngörülerde bulunuyor ve çoğu gerçekleşiyor. Sizin için de Amerika’da dijital bir platform için çekilecek, Kolombiya’da geçen bir aksiyon dizisinde rol alacağınızı söyledi. Bu uluslararası projede yer almak kariyerinizde nasıl bir dönüm noktası olacak?

Astrolojiye inanıyorum bu açıklamalardan sonra Michaela ile inanılmaz bir bağ kurduk zaman zaman uzun uzun sohbetler ediyoruz onun öngörülerini ciddiye alıyorum ama bazen gerçekten ilginç öngörüler oluyor. Eğer böyle bir proje gerçekleşirse, kariyerim açısından büyük bir sıçrama olacağını düşünüyorum. Küresel bir platformda yer almak her oyuncunun hayali. Farklı kültürlerle çalışmak, yeni bir karakter yaratmak benim için heyecan verici olurdu. Bakalım, zaman ne gösterecek!

Gençlere ilham veren bir figür olarak, kariyerine yeni başlayanlara veya sizin izinizden gitmek isteyenlere ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz?

Asla pes etmeyin! Gerçekten ne istediğinizi bildiğinizde, kimsenin sizi yolunuzdan çevirmesine izin vermeyin. Ama aynı zamanda kendinizi geliştirmeye de devam edin. Bu sektör sadece yetenekle değil, disiplin ve özveriyle de ilerliyor. Başarı bir günde gelmiyor, bunun için yıllarca çalışmak gerekiyor.

Kendi aşk hayatınızı göz önünde yaşamaktan kaçınıyor gibisiniz. Bunun sebebi kötü niyetli insanların ilişkinizi sabote edebileceğini düşünmeniz mi?

Evet, kesinlikle! Şu anki medya ortamında en masum şeyler bile çarpıtılabiliyor. Özel hayatımı korumak istememin nedeni tamamen huzurumu sağlamak. İlişkiler, iki kişi arasında kalmalı ve dış etkenlerden mümkün olduğunca uzak tutulmalı diye düşünüyorum.

Oyunculuk ve moda dünyasında “gizli” ilişkiler ve skandallar sık yaşanır. Size de hiç bir projede rol almak için ‘garip’ teklifler geldi mi?

Bu sektör gerçekten çok farklı dinamiklere sahip. İnsanlar sizinle ilgili beklentiler oluşturabiliyor ama ben her zaman kendi sınırlarımı net koyan biriyim. Bana bir şeyler teklif edenler olmuş mudur? Belki, ama benim için en önemli şey kendi prensiplerimden taviz vermemek.

Ünlü olmak için bazı tavizler verdiğinizi düşünüyor musunuz? “Keşke bunu yapmasaydım” dediğiniz bir an var mı?

Herkesin geçmişinde keşke yapmasaydım dediği şeyler vardır ama ben pişmanlık yaşamaktan çok, ders çıkarmayı tercih ederim. Eğer bir hata yaptıysam, onu bir öğrenme süreci olarak görüyorum. Ama şu ana kadar büyük bir taviz verdiğimi düşünmüyorum. Kariyerimi tamamen kendi kararlarım doğrultusunda şekillendirdim ve bununla gurur duyuyorum.

Yakında sizi tekrar ekranda görecek miyiz yeni proje var mı?

Evet, var yeni bir dijital platform için çalışmalara başladım hem program yapacağım hem 2 özel projemiz var yakında zaten büyük bir ses getirecek içeriklere de mevcut keyif alarak çalışıyorum ve çok heyecanlıyım. Tabii! İşte bu soruya Dilara Kırmıt gibi bir cevap…

Kitap yazdığınızı biliyoruz ve sizin hayatınızı anlatan ilginç bir model yolculuğu ile ilgili. En büyük iddianız ve hedefiniz, hayatınızın film olacağı oldu. Neler söylemek istersiniz?

Hayatım boyunca birçok zorlukla karşılaştım ama her zaman inandığım şey şu oldu: Eğer bir hikayen varsa ve bunu doğru şekilde anlatırsan, insanlar bundan ilham alabilir. Kitabım da tam olarak bunu anlatıyor. Sıfırdan başladığım, ön yargılarla mücadele ettiğim ve kendi yolumu çizdiğim bir yolculuk. Bu kitabın bir gün filme dönüşmesini istemem bir hayal değil, aksine üzerine çalıştığım bir proje. Çünkü hayatımdaki dönüm noktalarının, yaşadığım kırılmaların ve zirveye çıkarken karşılaştığım engellerin sadece benim hikayem olmadığını düşünüyorum. Bu, birçok insanın yaşadığı ama belki de dile getiremediği bir serüven. Eğer bu film gerçekleşirse, en büyük amacım izleyicilere “Ne olursa olsun vazgeçme!” diyebilmek. Çünkü ben de pes etmeyerek buraya geldim. Hayatımı film yapmak iddialı bir hedef gibi görünebilir ama ben zaten hayatım boyunca büyük hedefler koyarak ilerledim. Kim bilir, belki de birkaç yıl içinde bu röportajı yaptığımız günleri bir film sahnesinde izliyor oluruz!

Röportaj: Selçuk Aka

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.