Kanser savaşçısı miniklerden resim sergisi

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Türkiye’nin en eski çocuk hastanesi Sarıyer Şişli Etfal Hamidiye Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin Çocuk Hematoloji ve Onkoloji servisinde kanser tedavisi gören çocuklar, hastane odasından çıkan sanat eserleri ile sergi açtı.

İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü projesi ile hastane okulunda, normal eğitimlerinden de mahrum kalmadan tedavilerini sürdüren çocuklar, bir yandan da tuvallere hayallerini boyayarak tedavi zorlukları ile baş etmeye çalıştı. Yaşları 5 ila 15 arasında değişen onlarca çocuğun elinden çıkan resimler, hastane içinde bir sergiye dönüştü. Sergi açılışına ise Hastane Başhekimi Prof. Dr. Özgür Yiğit, Sarıyer Kaymakamı Mehmet Özer ile Sarıyer İlçe Milli Eğitim yetkilileri katıldı ve çocuklara moral verdi.

OKUMA YAZMAYI HASTANE ODASINDA ÖĞRENDİ

Sergide çizdiği resimlere Sarıyer Kaymakamı Mehmet Özer ile birlikte bakan lösemi hastası 8 yaşındaki Zeynep Akcam ise hastanedeki öğretmeni sayesinde okuma yazmayı söktüğünü söyleyerek; “Okuma yazmayı burada hastanede öğrendim. Resim yapmayı da çok seviyorum. Simge öğretmenim bana her şeyi öğretti. Derslerimden geri kalmıyorum. Büyüyünce çocuk doktoru olmak istiyorum. Eskiden öğretmen olmak isterdim ama burayı görünce içime bir heves doğdu, çocuk doktoru olmaya karar verdim” dedi.

“SADECE DOKTORLAR DEĞİL ÖĞRETMENLER DE ÇOCUKLARIMIZIN HİZMETİNDE”

Hamidiye Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Özgür Yiğit, sergi açılışından sonra yaptığı Şişli Etfal’in yaklaşık 120 yıl önce çocuk hastanesi olarak II. Abdülhamit döneminde özel olarak çocuklar için açılan bir hastane olduğuna dikkat çekerek; “Çocuk hematoloji ve onkoloji kliniğinde tedavi gören çocukların etkinliği için bir araya geldik. Çocukların kendi elleriyle yaptıkları resim sergisinden örnekler gördük. Hematoloji ve onkoloji bölümlerinde çocuk hastalarımız uzun süre hastanede kalabiliyorlar. Yani hemen tedavi olup taburcu olamıyorlar. 1 ay 2 ay hastanede kalmaları gerekebiliyor. Ama bu süreçte özellikle okul çağındaki ya da okul öncesi çağdaki çocuklarımızın bir şekilde eğitimlerinin de devam etmesi gerekiyor. Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığının yaptığı bir protokolle bu çocuklarımız işte bu etkinliklerden faydalanabiliyorlar. Bu protokol sayesinde bizim hastanemizde sadece doktorlar çalışmıyor, öğretmenlerimiz de bu çocuklarımızın hizmetinde oluyor. Biz, ‘bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olan’ bir anlayıştan gelen bir toplumuz. Dolayısıyla burada da çocuklarımızın eğitimi-öğretimini sağlıkları elverdiği ölçüde devam ettirmeye çalışıyoruz. Bunun için Milli Eğitim’deki arkadaşlara da teşekkür ediyorum”  dedi.

“BU RESİMLERİ YAPARKEN TEDAVİNİN TÜM ACILARINI UNUTTULAR”

Hastanenin sınıf öğretmeni Simge Tüzün ise şu bilgileri verdi; “20 yıllık öğretmenim, hastane sınıflarında 2,5 yıldır görev alıyorum. Ben resim öğretmeni değilim. Sınıf öğretmeni olarak görevlendirdim. Ama çocuklarımıza bu resimleri yaptırabilmek için özel olara videolar izledim ve öğrendim, daha sonra onlara da öğrettim. Çocukların tabii ki tedavi süreçlerinden dolayı bulantıları, ağrıları vs oluyordu. Ama bu resimleri yaparken hepsini unuttular ve çok keyif aldılar. Aslında bu resimlerde sohbet, muhabbet, kahkahalar ve merak var, keşfetmek var. Çocuklarla dersleri evet yapıyoruz ama ders yapmak istemedikleri zaman da bugün yaptığımız gibi resimler, oyunlar, sanat etkinlikleri gibi çalışmalar da yapıyoruz. Biz aslında onlar için hayatla bir bağ, dışarı ile bir bağ oluşturuyoruz.” diye konuştu.

 

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.