Sarıyer Gazetesi İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Bekir Batu yazdı!
Sarıyer halkı yıllardır hizmet yoksunu. Komşu ilçeler bile ciddi bir imaj değişikliği yaparken, ne yazık ki ilçemiz onlarca senedir bir arpa boyu yol alamadı. Sarıyer’de belki de son 50 yıldır ciddi anlamda değişen bir şey yok. Boğazdaki bazı mekanların tabelalarının değişmesi dışında, elle tutulur bir değişim yok. Değişim sadece yeni yapılan villalar, inşaat projelerinde kendini gösteriyor.
Sarıyer sadece bir emekli semti, sayfiye yeri mi? Sarıyer’de sadece emekliler mi yaşıyor? Elbette hayır… Sarıyer’in yeni bir imaj değişimine ve yenilenmeye ihtiyacı var. Sarıyer’in son 15 yılını alan Şükrü Genç döneminde, ilçemiz ne yazık ki çok şey kaybetti. Belediye Binası, Evlendirme Dairesi ve Sarıyer Akademi dışında yapılan bir çalışma olmadı. Üstelik bıraktığı 3 milyar civarında borç da cabası…
Sarıyer, Şükrü Genç sonrası bu bahtsızlıktan sonunda kurtuldu, yeni dönemde beklenen bu büyük değişimin ayak seslerini duymaya başladık. Sarıyer ilk kez belediye sosyal tesislerine kavuşuyor. Kireçburnu’nun ardından Pınar’da hizmete girecek sosyal tesisler iyi bir değişim başlangıcı olacak. Sarıyer artık bu ayıptan kurtulmuş olacak. Anadolu’daki küçük belediyelerin bile sosyal tesisi varken, İstanbul Boğazı’na komşu bir ilçenin yıllardır bu hizmetten yoksun bırakılması ilçe halkımıza yapılmış bir saygısızlıktır. Neyse ki Belediye Başkanı Oktay Aksu bu ayıbı ortadan kaldırıyor. Sarıyer’in en büyük sorunu elbette sosyal tesis eksikliği değil… Okumaya devam edelim!
Tapu meselesi ve onunla ilintili deprem gerçeği. Sarıyer ne zaman tapu meselesini, mülkiyet meselesini çözerse, işte o zaman depreme karşı ciddi bir hazırlık süreci başlamış demektir. Aksi halde şuan Sarıyer depreme hazır değil. İlçemizdeki 469 adet binanın ağır hasarlı olduğu İBB ile Kandilli Rasathanesi tarafından hazırlanan raporlarla tespit edilmiş durumda. Bu çürük binaların hangi mahallelerde oldukları, sokak sokak kapı numarasına kadar belli. Ancak buna rağmen kimse bu konuda önlem almak adına şimdiye kadar girişimde bulunmuş değil. Sonra da sorumlu deprem olacak. Oysa deprem göz göre göre geliyorum diyor, tedbir alan yok. Bakanlıklar, İBB ve Sarıyer Belediyesi başta olmak üzere tüm kurumların koordineli bir şekilde harekete geçmesi gerekiyor. Bu yüzden Sarıyer’in mülkiyet meselesi, deprem gerçeğiyle aynı kefede değerlendirilmeli ve siyaset üstü bir sorun olarak görülmeli. Ancak bunu günümüz siyasetçilerine anlatmak mümkün değil…
Sarıyer halkı, Sarıyer’e özel hayat pahalılığından bıktı. En yüksek kiralar Sarıyer’de, yiyecek- içecek en pahalı Sarıyer’de, nedense her şeye en çok parayı ödeyen bizler oluyoruz. Sarıyer emekli semti olarak bilinirken, nasıl oluyor da her şey bu kadar pahalı? Sarıyer halkı diğer ilçelere göre çok mu zengin? Sarıyer sadece villacılardan, yalıcılardan mı oluşuyor? Sarıyerlilere yapılan bu haksızlık ne zaman son bulacak? Esnafımız ne zaman biraz daha vicdanlı olmayı başaracak? Sürekli bahaneler üreterek pahalılığı savunmak kimseye fayda vermez. O nedenle Sarıyer halkına reva görülen “ilçeye özel” bu zam furyası son bulmalı. Burada hem devletimize hem de belediyelere büyük görevler düşüyor.
Sarıyer’i ve ülkemizi yönetenlerden; gençlerimizin, çocuklarımızın, kadınlarımızın, esnafımızın, emeklilerimizin kısaca burada yaşayan herkesin sorunlarına çözüm bulacak hizmetler üretmesini beklemek artık bir hayal olarak kalmasın. Toplumun verdiği görevi kabul edenler ve o makamlara oturanlardan bunu beklemek lüks olmasa gerek. Herkes işini ve görevini yapsa zaten ortada bir sorun kalmayacak.
20 yıldır aralıksız yayın yapan Sarıyer Gazetesi olarak halkımızın sesi olmaya ve sadece gerçekleri yazmaya devam edeceğiz…
Bilinen 469 adet ağır hasarlı… Tapu sorunu olduğu için, bina sağlamlık durum tespiti halk yaptırıyor mu? Yaptırsa belki binlerce bina çürük çıkacak!
Sarıyer merkez mahallesine imar verilecekmi birde onu yazın lütfen onunla ilgili bir gelişme varmı Boğaziçi imar kanununa takılmış hiç birşey yapılamıyor
Tamam iyi güzelde bu gazetecilerede bir çare bulunması lazım. Rüzgar nerden eserse oraya yön verilmez. Esnafi sorumlu tutmuşsunuz mesela oysaki istanbulda hangi belediyede bu kadar seyyar satıcı var. Neden esnaf mağdur ediliyor. Tapu sorunu diyorsunuz devlet arazisinin üzerine ev yapılmış şimdi benim diyorlar. Bizim babalarımız enayimiydi onca para verip yer alırken. Biraz objektif bakın. Yada şükrü genç belediye haini seçildi. Valla iyi kötü ben herhafta Şükrü beyi görür elimizi sıkan arabadan iner selam verirdi. Daha yeni başkanı hiç görmedik mesela. Zekeriyakoy ihya edilirken buyukdere cayirbasi köye çevrildi mesela. Yada kartalda buraya neden adam geliyor sariyeri yonetmeye. Sariyerde adam mı yok. Sahil seridinde on görünüm diye imar verilmezken gumusdere kilyos uskumru koy sehirlesiyor. Kirecburnunda denize nazır villalar yapılıyor. Bu hak mi.