TKP Meclis Üyesi Adayı Kıvanç İbrahim Ünlütürk; “Bize oy verin rantçılardan hesap soralım”

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Türkiye Komünist Partisi Sarıyer Belediye Meclis Üyesi Adayı Kıvanç İbrahim Ünlütürk, 31 Mart seçimlerinde Sarıyerliler’den destek istedi. Kıvanç; “Komünistler, bulundukları hiçbir yerde hırsızlığa, yolsuzluğa izin vermezler. Belediyede komünistlere yer açın, rantçılardan, yağmacılardan, sömürücülerden hesap soralım” dedi.

SARIYER OLAY’a konuşan Türkiye Komünist Partisi Sarıyer İlçe Başkanı ve Sarıyer Belediyesi Meclis Üyesi Adayı Kıvanç İbrahim Ünlütürk, gazetemiz aracılığıyla çok çarpıcı mesajlar verdi.

Kıvanç İbrahim Ünlütürk kimdir, kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

6 yıldır örgütlü mücadele içinde yer alan bir bilim insanıyım. Koç Üniversitesi Fizik Bölümü’nde araştırmacı olarak görev yapıyorum. Türkiye’de aydınlanmacı ve eşitlikçi bir düzenin kurulması için Türkiye Komünist Partisi’nde mücadele ediyorum.

Sarıyer’de siyasi çalışmalarınız neler? Seçime nasıl hazırlanıyorsunuz?

TKP çalışma yürüttüğü her yerde emekçi halkın örgütlülüğünü artırma hedefiyle hareket ediyor. Seçim döneminde de bu ihtiyaç azalmıyor, aksine daha önemli hale geliyor. Bu nedenle Sarıyer’deki seçimlerde de halkın birlikte mücadele etme ve yaşadığı yere dair örgütlü biçimde karar alma olanaklarını artırmak için çalışıyoruz.

“Sarıyer’in doğası kâr hırsına kurban ediliyor”

Sarıyer, bildiğiniz gibi sermaye sınıfının gözünü diktiği bir ilçe. Sarıyer’in doğası sermayenin kâr hırsına kurban edilmek isteniyor ve her gün kentimize karşı yeni bir suçun işlendiğine tanık oluyoruz. TKP, halkın sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını savunmak için Sarıyer’in tüm mahallelerinde mücadele ediyor ve mevcut mücadeleleri büyütmek için uğraşıyor. Büyükdere ve Reşitpaşa’da bulunan semt evlerimiz, mahallelerin sorun ve ihtiyaçlarına karşı halkın bir araya gelmesini, birlikte tartışmasını ve birlikte çözüm üretmesini sağlıyor. Bu, deprem örneğinde de gördüğümüz gibi somut bir dayanışma örgütlenmesi anlamına da gelebiliyor, o mahalledeki emekçilerin çocuklarının eğitimine destek anlamına da. Semt evlerimiz bu şekilde dayanışmanın ve mücadelenin merkezleri olarak işliyor. Sarıyer’de yürüttüğümüz bu çalışmalar eşitlikçi, kamucu, halktan yana komünist siyaset yaklaşımının ürünleri. Yerel seçim çalışmalarımızda da bu yaklaşımı anlatıyor, komünist belediyecilik ilkelerinin konuşulmasını ve tartışılmasını hedefliyoruz.

Sözü geçtiği için soracağım, Pazarcık depremi sonrasında partinizin ülke çapında düzenlediği yardım toplama çalışmalarına Sarıyer’de de katılım oldu. Bu konuda söyleyecekleriniz vardır sanırım?

Depremin ardından TKP’nin tüm semt evleri birer dayanışma merkezi olarak işledi. Bu elbette Sarıyer’de de böyleydi. Öncelikle şunu söylemek gerekiyor. Planlı ekonomiye sahip bir ülkede yaşıyor olsaydık, özellikle de Türkiye gibi bir deprem ülkesinde bu kadar dayanıksız binalar inşa edilemezdi, depremlerin sonuçları da böyle acı olmazdı. Fakat Türkiye’de her sektör gibi inşaat sektörü de devlet elinde değil, serbest piyasanın kaosuna bırakılmış durumda. Dolayısıyla binalar inşa edilirken halkın can güvenliği değil, birilerinin kârları gözetiliyor.

“Halkımızın bize duyduğu güveni boşa düşürmemek için çalıştık”

Nedenleri ne olursa olsun 6 Şubat depreminin ardından çok ciddi bir dayanışma örgütlenmesi gerekiyordu. Bu, aslında sadece merkezi bir iktidarın altından kalkabileceği bir iş. Ama kapitalist ekonomilerde merkezi iktidarlar böylesi bir planlamayı yapmıyor, yapamıyor. Buna ister beceriksizlik deyin, ister isteksizlik. Bir yerden sonra ikisi aynı şey. Böyle bir ortamda depremin yaralarının sarılması için halkımızın canla başla çalıştığını gördük. Biz örgütlü bir partiyiz. İhtiyaç duyulan malzemelerin toplanmasından deprem bölgesindeki yurttaşlara dağıtımına kadar bu dayanışmanın her adımını planlı ve örgütlü bir biçimde yürüttük ve şunu gördük, halkımız bize teslim ettiği malzemelerin doğru yere ulaşacağından şüphe duymuyordu. Biz de bu güveni boşa düşürmemek için çalıştık.

“Belediye meclislerinde halkın çıkarlarını savunan ‘bekçiler’ olması gerekiyor”

TKP’li bir belediye meclis üyesi olmanız halinde Sarıyer’de ne gibi hizmetlere imza atmak istiyorsunuz?

Belediye meclisi, belediyenin bütçesinden borçlanmasına, mülk ediniminden imar planına kadar Sarıyerliler’e dair hayati kararların alındığı bir organ. Bu nedenle rantçılara, yağmacılara bırakılmaması gerekiyor. Belediye meclislerinde halk adına karar alınmasını sağlayacak, halkın çıkarına olmayan her türlü kararı ifşa edecek “bekçiler” olması gerekiyor. TKP’nin belediye meclis üyesi adayları halkın bekçisi olmak için oy istiyor. Komünistler, bulundukları hiçbir yerde hırsızlığa, yolsuzluğa izin vermezler.

Sarıyer’de kamu yararına işler yapılacaksa örneğin kadınların rahatça iş hayatına katılabilmesi için çok yaygın kreşler açılması gerekiyor. Öğrenciler için her mahalleye kütüphaneler açılması gerekiyor. Büyükdere’de bir kütüphane açıldı, gayet de güzel bir yer, ama sürekli dolu. Demek ki yetmiyor. Koskoca Sarıyer’e yetmesi mümkün mü? Her mahalleye bir, belki birden fazla kütüphane açılması gerekiyor. Bunun için belediyenin halk çıkarlarını gözeterek karar alması gerekiyor. Böyle kamucu hizmetlerin hayata geçirilmesi, en azından bu yolda adımlar atılabilmesi için TKP’nin belediyenin başına geçmesi bile gerekmez aslında. Belediye meclisinde komünistler yer alırsa halkın gerçek taleplerini, çıkarlarını o meclise etkin biçimde taşırız, yapmak zorunda kalırlar.

Sarıyer Belediye Başkanlığı seçimlerinde seçmene mesajınız nedir?

Belediyede komünistlere yer açın, rantçılardan, yağmacılardan, sömürücülerden hesap soralım.

 

TKP Sarıyer Belediye Meclis Üyeleri Adayları

Kıvanç İbrahim Ünlütürk

Mertbey Kadan

Sevil Keten

Elmas Akıncı Özkan

Kumsal Yıldırımlı

Gökan Aydın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.