CHP Sarıyer Belediye Meclis Üyesi A.Adayı Jeoloji Mühendisi, Kentsel Dönüşüm ve Afet Yönetimi Uzmanı Ercan BOYRAZ, Marmara’da meydana gelen depremleri değerlendirdi.
İşte Ercan Boyraz’ın o değerlendirmesi:
4 Aralık 2023 günü, saat 10:42 de, Mudanya Açıklarında yerin 5,4 km derinliğinde, 5,1 büyüklüğünde meydana gelen deprem ile Marmara Bölgesi’nde deprem tekrar kendisini hatırlattı. Bu deprem, son zamanlarda Marmara Denizi ve çevresinde meydana gelen ve büyüklüğü 5’in üzerinde olan 8. Deprem olma özelliğini taşıyor. Özellikle 2019 yılının eylül ayında meydana gelen, İstanbul ve Tekirdağ başta olmak üzere Marmara Bölgesini etkileyen Silivri açıklarındaki 5,8’lik deprem ile Marmara Denizi deprem potansiyelini ve tehlikesini tekrardan hatırlatmıştı. O deprem bile İstanbul da çok ciddi bir hasara neden olmazken, yaşanan paniği hatırlayanlar mutlaka olacaktır.
Mudanya açıklarındaki bugün meydana gelen deprem ise Kuzey Anadolu Fay zonun güney kolundaki stresi göstermesi bakımından son derece önemlidir.
Yukarıdaki harita da 20 yıllık bir zaman dilimi içerisinde, 20 Ağustos 1999 ile 15 Mayıs 2019 tarihleri arasında Marmara Bölgesinde meydana gelen depremlerin konumları noktalar olarak işaretlenmiştir. Bu deprem konumlarının bir arada kümelendiği alanlar ise Kuzey Anadolu Fay hattının belirli parçalarını oluşturmaktadır (Harita, AFAD veri tabanı kullanılarak 2019 yılında üretilmiş, son 4 yıllık verileri kapsamamaktadır. Eylül 2019’daki 5,8’lik depremden 4 ay önce hazırlanmış olan bu haritanın sunduğu bilgiler hakkında, Depremden bir gün önce de İBB Deprem Risk yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanına konu hakkındaki düşüncelerimiz aktarılmıştır). Haritadan da görüleceği üzere deprem kümelenmeleri özellikle; Marmara Ereğlisi – Silivri Açıkları, Çınarcık-Esenköy açıkları ve Gemlik Körfezi-Mudanya Açıkları bölgesinde yoğunlaşmaktadır. 2019’un Eylül ayında meydana gelen 5,8’lik Silivri açıklarındaki deprem ile bugün meydana gelen 5,1’lik Mudanya Açıklarındaki depremler, iki ayrı deprem kümelenmesinin içerisinde yer alması bakımından da önem arz etmekte ve bu verilerin önemini ortaya koymaktadır.
Marmara, kendi jeodinamik ve tektonik süreci içerisinde büyük depremlerin hazırlıklarını yapmaya devam etmektedir. Meydana bu depremlerin her biri uyarı niteliğinde depremlerdir. Bu depremleri dikkatli bir şekilde değerlendirmek gerekir, örnek vermek gerekirse; 2007 yıllının Ocak ve şubat ayında Elâzığ Sivrice’de meydana gelen 5,2 ve 5,9’luk depremlerin önemini, merkezi ve yerel yönetim de bulunan kadrolar pek önemsememişti. Fakat bu depremlerden 13 yıl sonra Ocak 2020’de Elâzığ Sivrice de meydana gelen 6,8’lik depremin birer ön süreci olduğunu acı bir şekilde tecrübe edilmişti. Bu duruma benzer bir süreci Marmara Denizin de de yaşıyoruz. Dolasıyla depreme ve depremin neden olabileceği olası afetlere karşı hazırlıklarımızı ciddiye alarak ve hızlandırarak sürdürmek mecburiyetindeyiz, bu hazırlıkları özellikle; Deprem, Afet yönetimi ve Kentsel Dönüşüm konularıyla birlikte bir arada değerlendirmek, sorunları ve olası problemleri bertaraf etmek, Sarıyer’imizi deprem riski açısından yaşanılabilir, güvenilir bir hale getirmek hepimizin görevidir. Bu konu da siyasetin ve yöneticilerinin yapması gereken şeyler olduğu gibi, toplumun da üzerine düşen ödev ve görevleri olduğunu unutmamak gerekir.
Bravo Ercan başkan, adaylığını hayırlı olsun.